07 Kasım 2025
  • İstanbul16°C
  • Ankara11°C
  • İzmir14°C
  • Konya9°C
  • Sakarya14°C
  • Şanlıurfa14°C
  • Trabzon14°C
  • Gaziantep18°C

MUSTAFA DURDU'DAN: BDP’NİN MİSYONU BİTMİŞTİR

Terör sorununun çözümü için yapılan müzakereler şu ana kadar halkın çoğunluğunun karşı çıkacağı bir noktaya gelmedi.

Mustafa Durdu'dan: BDP’nin Misyonu Bitmiştir

Bugün Kürt ulusalcılığının yılmaz savunucusu olan BDP’nin üst düzey yönetim kadrosu ya Kürt değil ya da Kürçe’nin k’sinden anlamayan tiplerdir. Zaten onların böyle bir dertleri de yok. Bugün BDP’nin eşbaşkanı olan Selahattin Demirtaş bir Türkmen’dir. Fakat onun için Kürtçü olmak daha fazla rant getiren bir fenomendir.

PKK’nın içinde de yine aynı şekilde Kürt olmayanlar çoğunluktadır. Kürt olanların çoğu da Kürtçe bilmiyor. Duran Kalkan, Mustafa Karasu gibi üst düzey yöneticiler Türkmen asıllıdır. Kürtlükle hiç alakalı değildir.

Oysa bugün yedi milyonluk Kürt nüfusunun iki buçuk milyonu baskıyla veya gönüllü olarak PKK’nın partisine oy vermekte dolayısıyla da Kürt olmayanların başlattığı sözde Kürt hareketi ile kendilerini özdeşleştirmektedirler. Tıpkı tek parti dönemindeki Türk olmayan Türkçülerin tarzı gibi. O zaman Türkçülük rant yapıyordu bugün Kürtçülük. O zaman CHP cebir ileTürkçülüğü dizayn ediyordu bugün de BDP baskı ile Kürtçülüğü dönüştürmeye çalışıyor.

İmralı’da Apo’nun BDP heyetine fırça atması ve bu konuda tek yetkilinin kendisi olduğunu ima etmesi BDP’nin etkisini iyice zayıflatmışa benziyor. Bugün PKK’lılar için Apo tapınılacak bir önderdir. BDP ise arada rantı yemeye çalışan, Apo’ya rağmen Apocu olan ve daha önceki çözüm sürecinde Habur provokasyonunun başrol oyuncusudur.

Hükümet ikinci bir Habur olayına izim vermemek veya böyle bir katakulliye düşmemek için iyi bir taktik izliyor ve BDP’ye İmralı yolunda postacı görevi veriyor. Böylece Öcalan’ın direktiflerinin ilk muhatabı olan BDP ricali, Öcalan dışında inisiyatif alma eylemini kaybediyor.

Bugün MHP ve BBP’nin bu süreci zararlı görmeleri ve öncelikle teröristlerin temizlenmesi gerektiğini ifade etmeleri de yıllardır dillendirilen bir alt yapıya dayanıyor. Bu düşünce doksanlı yıllarda eylemselliğe dönüşse idi bugün terör sorunu olmaz demokratik olarak lanse edilen adımlar da atılmış olurdu. Fakat bir kısmı Silivri’de olan ve geçmişte PKK ile ortak iş yapan askerî erkân böyle bir çözümü ta o zaman savsaklamış PKK’nın bitmesini istememiştir. Yani bugünkü müzakere süreci kaçınılmaz hâle gelmiştir. Şurası da bir gerçektir ki müzakerelerde PKK tükenmiş olarak yer almaktadır.

Otuz beş senedir Türkiye’ye zaman kaybettiren, Türkiye’nin dünya gücü olmasını engelleyen PKK sorununun başlangıcı seksenli yıllar değil 1930’lu, 1940’lı yıllardır. Kürtçe konuşmayı yasaklayan Kürt kimliğini inkâr eden zihniyet, bugünkü PKK’nın temel altyapısının oluşmasına sebep olmuştur. İçteki hainler yüzünden TSK’nın 1990’lı yıllarda terörü bitirmesi engellenmiş ve PKK mafya olarak kullanılmış, olan vatandaşın çocuğuna olmuştur.

27.02.2013 Habervaktim.com

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.