- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
MUSTAFA KIR: VEFA VE VEFASIZLIK
12 Ocak 2024 Cuma 14:17
Vefa; karakterden gelen bir asalettir.
Vefa; yapılan iyiliklere misliyle veya daha fazla karşılık verilmesidir. Vefa; peygamberlerin, velilerin ve erdem sahibi müminlerin sıfatı, asaletin, samimiyetin, sadakatin, nezaketin bir nişanesidir. Allah’ın nimetlerine, insanların iyiliklerine karşılık yapılan bir teşekkürün ifadesidir.
Vefanın zıddı vefasızdır. Vefa zamanımızda örneğine az rastlanan vefasızlık ise gittikçe ivme kazanan ve en çok şikâyet edilen konuların başında gelmektedir. Vefasızlık; menfaat ve çıkarı için yapılan iyiliği unutup, çıkarının peşine düşmek, sadakati terk edip ihaneti seçmek; yola çıktıklarını yolda bırakıp yolda bulduklarına değişmek demektir. Vefasızlık; bir karakter bozukluğu ve aynı zamanda bir nankörlüktür.
Nefis taşıyan insanoğlunda az çok görmezlikten gelinebilecek durumda vefasızlıklara rastlamak mümkündür. Bu açıdan bakınca vefasızlığı iki aşamada değerlendirmek mümkündür. Birinci aşama yapılan iyiliğin karşılıksız bırakılmasıdır ki, bu vefasızlığın en hafif derecesidir. İkinci aşama ise yapılan iyiliklere kötülükle karşılık verilmesidir. Bu ise vefasızlığın nankörlük boyutuna ulaşmasıdır. Şair; kendisine iyilik yapana, nankörlükle cevap verilmesini ne güzel ifade etmiştir.
“Bir adam vardı, taş yağmuruna tutmuşlardı dört koldan, başı, bağrı açıktı,
Bir tabanca verdim kendini savunsun diye, ilk kurşunu bana sıktı.”
Bestami Hazretlerine “Filan kişi senin hakkında kötülük düşünüyor” dediklerinde, Bestami: “İnanmam! Ben ona iyilikte bulunmadım ki” diye cevap vermiştir.
Bilindiği üzere Yüce Allah kâinatı zıtlıklar üzerine inşa etmiştir. Hak-batıl, adil-zalim, doğru-yanlış, iyi-kötü, güzel-çirkin, zengin-fakir, varlık-yokluk, hastalık-sağlık, vefalı-vefasız gibi her şey zıddıyla anlaşılabilmektedir. Kötüler olmasa iyilerin, yokluk olmasa varlığın, hastalık olmasa sağlığın vefasızlar olmasa vefalıların değerini anlamak mümkün müdür?
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.