- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
MUSTAFA ÖZCAN: BAĞDAT’TA EBU HANİFE’NİN MANEVİ MİRASINA SUİKAST
Şiiler tarihle birlikte yaşamasını beceremiyorlar. Recat/Ricat anlayışıyla birlikte tarihten de intikam alma dürtüsü taşıyorlar. Şiiler tarihte yaşıyorlar.
16 Haziran 2021 Çarşamba 11:56
Sözgelimi, Sünni merkezlerinde bile, iş yerlerine ve aşhanelerine Fedek ismini vermekten kaçınmıyor, imtina etmiyorlar. Bu kendilerince bir meydan okuma. Esasında normal bir Sünni bunun ne anlama geldiğini bilmez ve ilgilenmez. Tarihteki ayrıntılara hakim değildir. Hazreti Ebubekir "Peygamberler maddi miras bırakmaz, onların geride bıraktıkları ilimdir." gibisinden rivayetlere dayanarak Fedek arazisini Hazreti Fatma'dan veya Ehl-i Beyt'ten aldığı ifade edilmektedir. Ferdek statüsü daha sonra birkaç kez değiştirilmiştir. Şiilere göre Hazreti Ebubekir bu anlamda Hazreti Ali'nin hakkı olan hilafeti gasp ettiği yetmiyormuş gibi bir de eşi Hazreti Fatma'nın hakkı olan Fedek arazisine el koymuştur. Burasını müsadere ederek miri malı olarak hazineye irat kaydetmiştir. Bununla birlikte ayet ve nasla sabit olduğu gibi Ehl-i Beyt'e humustan pay ayrılmıştır. Mesele Şiilerin dramatize ettikleri gibi değildir. Şiiler tarihi, intikam duygularına alet ediyorlar. Bunun için her ne zaman güçlenirlerse tarihe geri dönüyorlar. Tarih adına yeni kan döküyorlar.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.