07 Kasım 2025
  • İstanbul19°C
  • Ankara19°C
  • İzmir19°C
  • Konya18°C
  • Sakarya17°C
  • Şanlıurfa26°C
  • Trabzon17°C
  • Gaziantep21°C

MUSTAFA ÖZCAN'DAN: III. RAMSES

Tarih elbette tekerrür ediyor. Bu tekrarlardan birisi de Firavunların sonudur. Firavun esasında Mısırlı idarecilere verilen isimdir. Mısır'ın idarecileri değiştiği gibi zamanla onlara verilen isimler de değişmektedir.

Mustafa Özcan'dan: III. Ramses

İbretlik olması, denizde boğulması ve ardından da cesedinin çürümeden korunmasıdır. Ayet olması budur. Cesedinin çürümemiş olması ve İngilizler tarafından bulunması bilahare Zafer dergisine kapak konusu olmuştur (Sayı 200, 1993). Firavun'un ibretlik hali 3 bin yıldan beridir ve el'an devam etmektedir. II. Ramses'in ibretlik yönü Musa Aleyhisselam ve kavmine her türlü eza ve cefa yaşatmasıydı. Hazreti Musa, Harun Aleyhisselam ile birlikte kendisine tebliğe gitmiş lakin büyüklenmiş ve sadece Musa ve Harun'a değil (Aleyhisselam) Allah'a da kafa tutmuştur. Bunun sonucu olarak Kızıldeniz'de Musa ve kavmini takip ederken denizin dalgalarının üzerine kapanması ve kapaklanmasıyla birlikte helak olmuş ve ardından cesedi korunarak ibret-i alem olmuştur. Helak olma kıssasının Yunus Suresinde geçmesi de ilginçtir. Zira Yunus Aleyhisselam da Firavun'un hilafına denizden canlı vaziyette kurtulmuştur. Yunus Suresi 92'inci ayette 'litekune limen halfeke aye/ardındakilere ibret ol' buyrulmaktadır. 'Senden sonrakiler için ibret ve işaret olasın' denilmektedir. Bu çok yönlü bir ibrettir. Bunlardan birisi zalimleri bekleyen akıbettir. Bu şekilde boğularak öldürülmesi bütün insanlık için ibrettir. Dolayısıyla geriden gelen insanlar bu öldürülme biçiminden dolayı ibret alabilirler. Lakin asıl ibret alması gerekenler zulme meyletme pozisyonundaki yönetici sınıftır. Bunlar ne kadar ibret aldı?

1952 yılında Faruk'un tahttan indirilmesiyle birlikte Hidivlik dönemi sona erer ve Mısırlılar yeniden hükümran olurlar. Yeni dönemin ilk yöneticisi Cemal Abdunnasır'dır. Ardından Sedat ve Mübarek gelir. Enver Sedat'ın eşi Cihan Sedat'ın, kocasına atfettiği bir söz vardır. Bilahare bu sözü yalanlama cihetine gitmiştir. Lakin yalanlasa bile söz yerindedir.Sedat'ın 'Ben ve Nasır, Mısır'ın son iki Firavunuyuz' dediği rivayet edilir. Sedat'ın sözlerinin peşinden gidecek olursak sıradaki üçüncü Firavunun Mübarek olduğu anlaşılacaktır. Nitekim, Zafer dergisinden sonra El Müctema dergisi de 9-15 Haziran 2012 tarihli sayısında (2006) konuyu kapağa taşımış ve Mübarek'in de son Firavun olarak ibretlik bir vasıf kazandığını kapağına taşımıştır. Son Firavun olarak nitelendirdiği Mübarek de sıradan bir Mısırlı gibi yargılanmış ve müebbet hapse mahkum edilmiştir. Mübarek bunu kabullenememiş ve 'bu ülkeye bu kadar hizmetimin karşılığı bu mu olacaktı?' diye yakınmıştır. Keza başka konuşmalarında da 32 yıl boyunca Amerikalılara hizmet ettiğini lakin kendisini yüzüstü bıraktıklarını söyleyecektir. 32 yıl Mısır'ı yönettikten sonra Mübarek ibretlik olmuş ve 8 bin yıllık (80 yüzyıl) Mısır tarihinde ilk kez bir 'Firavun' yargılanmış ve ömür boyu hapse çarptırılmıştır. II. Ramses boğulmasıyla ibretlik olduğu gibi tabir caizse III. Ramses diyebileceğimiz Mübarek de yargılanması ve ömür boyu hapse mahkum edilmesiyle yeni bir ibret vesilesi olmuştur. Demek ki, Firavunlar bazen kendileriyle bazen de ibretleriyle hâlâ aramızda yaşamaktadırlar.

30.11.2012 Milli Gazete

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.