- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
09 Kasım 2025- İstanbul20°C▼
- Ankara12°C
- İzmir19°C
- Konya15°C
- Sakarya19°C
- Şanlıurfa24°C
- Trabzon18°C
- Gaziantep20°C
MUSTAFA ÖZCAN'DAN: SOYKIRIM YALANININ KURBANLARI
Türkiye’ye deli gömleği giydirmek istiyorlar. Ya da başına soykırım çorabı örmek ve çuvalı geçirmek niyetindeler. Fransa’da daha önce kanun yoluyla Yahudi Holokostunu (soykırım) reddetmek yasaklanmıştı.

•
Yahudi soykırımı iddiaları üzerinden Garaudy mahkum edilirken Ermeni tezleri üzerinden de meşhur Amerikalı şarkiyatçı ve tarihçi Bernard Lewis mahkum edilmiştir. Demek ki bu kanunlar hakkı korumak için değil hakkı suiistimal etmek için tasarlanmıştır. Türkiyatçı ve şarkiyatçı İngiliz-Amerikan-Yahudi kırması Profesör Bernard Lewis, 1993 yılında Le Monde gazetesine verdiği bir demeçte 1915 yılında Ermenilerin Osmanlılar tarafından öldürülmesinin bir “soykırım” değil, “savaşın bir yan ürünü” olduğunu söylemişti. Paris’te bir mahkeme bunu Ermeni soykırımının inkârı olarak kabul etmiş ve tarihçiyi sembolik olarak 1 frank para cezasına çarptırmıştı. Yine Fransa’da, 2005 yılında Quid adlı ansiklopedi 1915 olaylarını anlatırken Türk tezine de yer verdiği gerekçesiyle mahkûm edilmiştir! O sırada Fransa’da Ermeni meselesiyle ilgili olarak “soykırım”ı reddetmeyi suç sayan bir yasa yoktur. Hele Bernard Lewis’i mahkûm ederken, “Fransa Ermeni soykırımını tanır” şeklindeki 2001 tarihli yasa bile henüz çıkmamıştı. Her iki mahkûmiyet de kanuni dayanaktan yoksun olarak verilmiştir. Şimdi ise ‘inkar yasağı’ kanuni dayanağına veya kılıfına kavuşturulmaktadır.
•
Senato’dan geçerek yürürlüğe girecek olursa bu kanun çerçevesinde artık yaşanmış olsa da olmasa da ya da efsane de olsa gerçek de olsa ‘soykırım yoktur’ diyen kanunun okkası altına giriyor. Soykırımı reddetmeyi yasaklayanlar ve bu konudaki kanun tasarısını verenler inanılmaz bir biçimde soykırımı reddetmektedirler. Mesela babası Cezayirli annesi ise Tunus asıllı olan tasarının sahibi Valerie Boyer, Cezayir katliamlarını veya soykırımını reddetmektedir. Türklerin üzerine istediğiniz gibi soykırım yükü yükleyebilirsiniz ama Fransa’ya bunu yapamazsınız. Bir de Sarkozy kalkmış, ‘kimseden ders almayız kimseye ders vermeyiz’ diyor. Kim kime ders veriyor ortada. Düzenbazlar. Boyer, tarihte öyle bir vakanın yaşanmadığına inanmaktadır. Halbuki, Fransız generaller kitaplarında bu hususu itiraf etmektedirler. Bu demek oluyor ki Fransızlar soykırım yapmazlar ama Türkler yaparlar. Tam Karakuşi bir anlayış. Sarkozy 2007 yılında ziyaret ettiği Cezayir’de ‘Ben soykırımı kınamaya gelmedim ve babalarının yaptıklarından dolayı çocuklar ve torunlar muaheze edilemez’ demiştir...” Lakin şimdi tam tersi ağzını açan yanıyor. Bırakın Cezayir soykırımını Batılılar daha 1990’lı yıllarda Bosna’da gözlerinin önünde cereyan eden soykırımı tanımadılar. Lafazanlıkla geçiştirdiler. Adamların soykırım anlayışları da şarap gibi. Ne kadar eskirse o kadar makbul oluyor. Yenilerin üzerinden atlayarak eskileri eşeliyor ve onlar üzerinden yeni kavgalar üretiyorlar. Helal olsun adamlara! Davudoğlu, Fransız zihniyetini ve mantalitesini Ortaçağ kafası olarak nitelendirirken Jacques Myard (UMP Yvelines Milletvekili) ise bu girişimi tam anlamıyla tarihin Sovyetleştirilmesi olarak görüyor. Düşünceye, düşünce ruhuna karşı işlenmiş bir suçtur.
Siyonist kafa ile Haçlı kafası birbirini tamamlamış ve birbirine yamanmış görünüyor. Garaudy Siyonizmin kafa yapısını ‘İsrail Politikalarının Kurucu Mitleri’ adıyla neşter altına alırken Ahmet Rıza Bey de Batı kafasını ‘Batı’nın Doğu Politikasının Ahlaken İflası’ kitabıyla anlatmıştır. Bu kitapların okullarda en azından yardımcı ders kitabı olarak okutulması yerinde olur.
26.12.2011 Yeni Akit
Yorumlar
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.