01 Kasım 2025
  • İstanbul19°C
  • Ankara17°C
  • İzmir22°C
  • Konya19°C
  • Sakarya16°C
  • Şanlıurfa25°C
  • Trabzon19°C
  • Gaziantep23°C

MUSTAFA ÖZÇELİK’LE 'YUNUS EMRE MENKIBELERİ' ÜZERİNE KONUŞTUK

Mustafa Özçelik, Yunus Emre ve Mehmet Akif üzerine yaptığı çalışmalarla dikkat çeken bir yazar. Özçelik, son çıkan kitabı 'Yunus Emre Menkıbeleri' üzerine Şakir Kurtulmuş'un sorularını cevapladı.

Mustafa Özçelik’le 'Yunus Emre Menkıbeleri' Üzerine Konuştuk

18 Nisan 2016 Pazartesi 16:29

Mustafa ÖzçelikYunus Emre ve Mehmet Akifüzerine yaptığı çalışmalarla dikkat çeken bir yazarımız. Özellikle son dönemde gençliğin klasik öğrenim dışında böyle değerli şahsiyetlerimizi daha farklı yönleriyle daha iyi tanımaları açısından önemli Özçelik’in çalışmaları. Yayınlanan kitapları yanında konuşmacı olarak davet edildiği çeşitli konferans, seminer gibi etkinliklerde de Mehmet Akif’in ve Yunus Emre’nin nasıl okunması, nasıl bilinmesi konusunda  özel çaba sarfettiği de görülmektedir. Bu çabalar çerçevesinde değerlendirdiğimiz son yayınlanan kitaplardan birisi ‘Yunus Emre Menkıbeleri’ Büyüyenay Yayınları arasında çıktı. Özçelik’le menkıbelerle ilgili olarak yayınlanan kitap çevresinde söyleşi yaptık.

Son yıllarda ağırlıklı olarak Yunus Emre’ye çalışıyorsunuz. Onunla ilgili bugüne kadar pek çok kitabınız çıktı. Şimdi bunlara “Yunus Emre Menkıbeleri” kitabınız eklendi. Öncelikle şunu sırayım. Sanırım bu sahada bu bir ilk kitap, öyle midir?

Evet haklısınız. Bu, Yunus Emre menkıbelerini toplu olarak veren ilk kitap özelliğini taşıyor. Bilindiği gibi Mevlana, Hacı Bektaş Veli, Aziz Mahmut Hüdai, Emir Sultan gibi zatların menkıbelerini anlatan müstakil kitaplar bulunmaktadır. Yunus Emre’nin ise bugüne kadar ele geçmiş, bilinen bir menakıbnamesi yoktur. Onunla ilgili menkıbeler, parça parça başta Velayayetname olmak üzere bazı kadim kaynaklarda yer almaktadır. Bir de yerel kaynaklarda ve sözlü kültürde bilinen Yunus Emre menkıbeleri vardır. Bunları bir kitapta bir araya getirmenin yararlı olacağını düşündüm. Zira bu menkıbeler belli bir sıraya göre okunduğunda halkın gözüyle anlatılmış bir Yunus Emre biyografisi çıkmaktadır. Hakkında şiirleri ve menkıbeleri dışında bir malumat sahibi olmadığımız böylesi önemli bir şahsiyetin menkıbelerinin topluca okunmasının yararlı olduğunu düşünerek böyle bir çalışma yaptım.

Ama kitabınız sadece yazılı ve sözlü kaynaklardan derlenmiş menkıbeleri bir araya getirmenin ötesinde bir özelliğe sahip görünüyor. Yani yorumlar da yapmışsınız.

Kitabı hazırlarken asıl amacım da buydu zaten. Zira bu metinler zahiri manalarıyla da elbette önemlidir. Rivayete göre dağdan kırk yıl Tabduk Emre dergahına düzgün odun getirme hikayesi hepimiz için ilginç ve güzel bir hikayedir. Ama ötesi var. O da menkıbelerin anlattığı iç gerçeklik. Bunlar sembollerle yapılıyor. Bu yüzden menkıbenin sembolik dilini çözmek, başka bir deyişle hakikatten mecaza bir yolculuk yapmak gerekiyor. Mesela az önce bahsi geçen menkıbedeki düzgün odun imajını nefsin eğriliklerini düzeltme şeklinde anladığımızda bu hikâye diğerleriyle birlikte tasavvuftaki seyr ü suluk hikâyesinin bütün aşamalarıyla anlatıldığı bir hikâyeye dönüşüyor. Metin böyle anlaşılınca da menkıbeler çok önem arz etmeye başlıyor. Bu yüzden asıl metinle birlikte menkıbe yorumlarına da yer verdik.

Bu yorumların hepsi sizin tarafınızdan mı yapıldı? Zira Sezai Karakoç, Mehmet Demirci, Turan Oflazoğlu gibi isimlere de rastladık.

Doğrudur. Bir amacım da buydu zaten. Yani dağınık menkıbeleri bir araya toplarken muhtelif isimler tarafından yapılan ama sadece onların eserlerinde kalmış olan yorumları da bir kitap bütünlüğünde bir araya getirmenin gerekli olduğunu düşündüm. Zira her bir isim kendi zaviyesinden bir yorum yapıyor. Mesela Sezai Karakoç, sanat perspektifli bir yorum yaparken diyelim Mehmet Demirci Hoca bunlara tasavvufi yorumlar getiriyor. Bu çeşitlilik bir zenginlik barındırıyor içinde. Böylece menkıbelerin zengin anlam katmanları birer birer önümüzde açılıyor. Ben de imkân ve yeteneğim ölçüsünde bunlara yorumlar getirmeye çalıştım. Böylece bu menkıbeler zahiri hikâyeler olmaktan çıkıp batıni gerçekleri de anlatan metinlere dönüştü. Kitap, arka kapağında da söylendiği gibi aynı zamanda yeni yorumlar yapılmasına dair de bir çağrı yapıyor.

Devamı için: http://www.dunyabizim.com/mustafa-ozcelik/23818/mustafa-ozcelikle-yunus-emre-menkibeleri-uzerine-konustuk

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.