- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
08 Kasım 2025- İstanbul15°C▼
- Ankara10°C
- İzmir15°C
- Konya11°C
- Sakarya12°C
- Şanlıurfa19°C
- Trabzon17°C
- Gaziantep12°C
NAMIK AÇIKGÖZ'DEN: TİYATRO GERÇEĞİ
Radyo Tiyatrosu ve Arkası Yarın’larla başlayan tiyatro zevkim, Ankara’da bulunduğum yıllarda, sahnelerle zenginleşti. Savaş Başar’ın Sait Faik hikâyelerine bir kaç defa gittim. Tadı damağımda kalmıştı.

Pekiii.... Bu tiyatrolar sudan çıkmış ak kaşık mı? Elbette değil... Yıllarca “sosyalist” olmakla övünen nobran bir kitledir tiyatro sanatçıları. Meselâ Devlet Tiyatrosu’nda, Baş Rejisör Mahir Canova, oyuncu Mehmet Atay, Ensar Kılıç, İsmet Hürmüzlü, Recai Topaç ve Atsız Karaduman gibi birkaç kişi dışında, muhafazakâr-milliyetçi birinin, tiyatro çatısı altında yer almasına fırsat verilmediğini biliyoruz.
Vaktiyle, Tarık Buğra’nın Macaristan direnişini konu alan Ayakta Durmak İstiyorum oyununun hangi bâdirelerden sonra sahnelenebildiğini, Emine Işınsu’nun oyunlarında da benzeri akıbeti yaşadığını da unutmadık. Muhafazakâr tiyatro metinlerinden en şanslısının, Necip Fazıl’ın Bir Adam Yaratmak olduğunu söyleyebiliriz.
Şimdi de çuvaldızı kendimize batıralım...
Dindar, muhafazakâr, milliyetçi ve “İslamcı” ekollerin tiyatro ile arası pek hoş olmamıştır. Bu grupların, önce tiyatro metni problemi vardır. Propagandif birkaç metin dışında, Türk sağının doğru dürüst tiyatro metni 10-15’i geçmez. Çünkü Türk sağının tiyatro diye bir meselesi yoktur. (“Kadınsız tiyatro” konusuna hiç girmiyorum.) “Geleneksel tiyatro” diyerek, orta oyununu, meddahı, Karagöz’ü ve köy seyirlik oyunlarını kasd ediyorsanız, bunların vadisi başka, Batılı tiyatronun vadisi başkadır. İtiraf edelim ki, geleneksel tiyatromuz daha çok folklorik özellik gösteren “eğlence tiyatrosu”dur.
“Cumhuriyetin yeni insan yaratma projesi” olduğunu bir tarafa bırakalım; Modern tiyatro geleneğinden vaz geçemeyiz. Oyunların muhtevasını beğenmiyorsak, oyun yazarlığını teşvik etmeli ve tiyatro metni zenginliğini arttırmalıyız. Ayrıca, Devlet ve Şehir Tiyatrolarının özelleştirilmesi, tiyatro geleneği için iyi olmaz. Oraları arpalık olmaktan ve yerli oyun düşmanlığından kurtaralım ama özelleştirme çözüme ulaşılacak bir yol değildir. Osmanlı, şiir, minyatür, tezhip, cilt, mimari ve musikî gibi sanat alanlarını desteklemeseydi, o büyük medeniyet kurulmazdı. Yüksek sanat, dünyanın her yerinde, her zaman devlet tarafından desteklenmiştir.
Varsa yerli değerleri zenginleştiren oyun metinlerin, ver oynasınlar. Nihayetinde bunlar profesyonel oyuncu, her oyunu oynarlar. Olmadı, kendi oyuncularını yetiştir.
Son söz: Tiyatroları, nobranlara arpalık olmaktan çıkaralım ama özelleştirmenin çözüm olmadığını da bilelim.
10.05.2012 Yeni Akit
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.