- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
NASUHİ GÜNGÖR'DEN: KRİZİN GERÇEK ADRESİ
Eski ve güzel söyleyişle ‘mahsus teşkilatlar’, yani gizli yapılanmalar, elbette herkesin uzanıp görebileceği bir yerde durmazlar, duramazlar. Onları ‘mahsus’ ve ‘özel’ kılan da budur zaten.

Düne kadar askeri vesayetin, daha doğrusu 27 Mayıs darbesinden bu yana memleketin başına bin türlü badire açan yargı-ordu-medya-sermaye şebekesinin yapıp ettiklerine laf olsun kabilinden karşı çıkanlar, bugün siyasetin ve milletin yeniden söz sahibi olmasından kendilerine nasıl
Türkiye’de din ve dindarlardan bağımsız bir değişim gerçekleştirmek imkansızdır ve daha başından yolda kalmaya mahkumdur. Dindar kesimleri bu sürecin hamalı olarak görüp, köprüden geçince yolunu ayırmaya niyet edenler, bir kez daha düşünmelidir.
Tel Aviv’in rolü
MİT ve Hakan Fidan etrafındaki gelişme ve tartışmalar bir gerçeği tekrar ortaya çıkardı.Öncelikle bu konularda aceleci ve büyük resmi dikkate almadan atılan her adım, bölgesinde ve doğal coğrafyasında büyük bir yolculuğa çıkmış olan Türkiye’ye zarar veriyor. Daha kötüsü hiç gerek yokken, bu sürece samimi katkılar sağlamış kesim ya da topluluklar arasında gerginlikler yaratıyor.
Türkiye’nin kendi içinde yaşadığı zorlu, sancılı ve bir o kadar da
Arap Baharı adı altında başlayan ve henüz nereye gideceğini kestirmenin kolay olmadığı süreç, öncelikle kendi içinde depremler oluşturuyor. Ama belki bundan daha fazlası, bu depremlerin
Hakan Fidan, bugüne kadar pek
Peki bu kadar gürültü patırtı ne o
13.02.2012 Star
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.