- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
26 Ekim 2025- İstanbul19°C▼
- Ankara14°C
- İzmir19°C
- Konya17°C
- Sakarya19°C
- Şanlıurfa22°C
- Trabzon19°C
- Gaziantep21°C
NİSAN 2020 DERGİLERİNE GENEL BİR BAKIŞ-3

01 Mayıs 2020 Cuma 13:05
Güneysu 126. sayı
Baharı selamlayan çiçekli bir kapakla karşımızda Güneysu dergisi. İçimizdeki bahar sevincinin bir tezahürü bu. Hem de dünya olarak sıkıntılı günler yaşadığımız şu zamanlarda… Bir yanımız virüsle kırılırken bir yanımızın bahar bahçe olması ne güzel. İşte bu umut bizi ayakta tutacak ve özlediğimiz günlere kavuşturacak.
Selamlama yazısından:
“126. Sayımızla karşınızdayız. Karantina günlerinin sayısı oldu, bu sayımız. Koronavirüs sebebiyle evlere sığınan insan, evrene yaptıklarının cezasını çekiyor. Artık yeni bir döneme giriyor insanoğlu. Savaşlar virüslerle yapılacak, silah virüsler olacak. “Tüfek icat oldu mertlik bozuldu” diyen Köroğlu, virüs için ne derdi?
“Evde Kal Türkiye” çağrısı ile çeşitli kültür sanat ve edebiyat faaliyetleri yapıldı. Birçok dergi, kütüphane kaynaklarını okurlara açtı. Kültür Bakanlığımız devlet tiyatroları arşivini paylaştı... İlginç bir dönemi, benzerine rastlanmayacak bir serüveni yaşıyoruz belki. Evde kalarak birçok şeye ihtiyacımızın olmadığını ve de birçok şeyden nasıl vazgeçtiğimizi gördük bir bakıma.
Evde kalmakla bazı şeylerin kıymetini anladık. Dünkü sıradan gördüğümüz hayat, bugün lüks oldu. Ailenin kıymeti daha iyi anlaşıldı. Aslında Avrupa’daki ölümlerin yarısı virüsle, diğer yarısı ailesizlik, bakımsızlık... Dolayısıyla aile kültürümüzün ne kadar önemli olduğunu anladık.”
Güneysu’da Türküler geçidi
Halil Atılgan türküler eşliğinde bir yazı ile katılmış Güneysu’ya. Türkü demek dert, keder, ayrılık demektir. Kadersiz Türküler diyerek; “Kadem bastı gönül tahdı a sultanım sefa geldin”, “Ben feleği gördüm taştan inerken”, “Çökertmeden çıktım Halil'im”, “On dört bin yıl gezdim pervanelikte” ve “Haydar Haydar” diyerek türkülerin dünyasına davet ediyor bizi. Türkülerin hikâyelerinden, söyleyiş farklılıklarına ve yanlış söyleniş şekillerine kadar ayrıntılı bilgiler yer alıyor yazıda. Türkülerin kadersizliği de asıllarından uzaklaşmak olsa gerek.
Devamı: https://www.dunyabizim.com/nisan-2020-dergilerine-genel-bir-bakis-3-makale,1744.html
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.