- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
NURULLAH KUZU, DAĞINIK KARA
kara kara huylandım da kuyulandım hayatasu topladım durmadan, taş attım kendime
14 Aralık 2018 Cuma 14:58
boşluklar vardı, sessizlik ve birkaç damla mürekkep
dağıldı kara
ben aslında dağınık bir kederdim, dalgın bir kusur
soyumun mirası, alnımdaki oyuktan oyma
gövdem ruhumun ücra yeriymiş, kanayan bir ülkeymiş
insan. o ilk talan o ilk yağma o ilk kusurla
ruhun toprağa düşme biçimiymiş hayat
insan düşeceği ağacı çalışmaya gelir gibi dünyaya
gibi şehre sürülmüş bir dağ köylüsü –nasıl
gibi bahçelerinden savrulmuş ermeni yaprakları –bu ne rüzgâr
ve anneleri vardı işte bütün bunların
cumartesiden başlayarak ağlamaya, tutacakları elleri
arayan. ülke mi ağaç mı bu dinmeyen yara
bak!! ortalık bir yerde beyaz bereli adamlar
bak! kara bir çarşambanın kara sularında faili meçhul bir –ne demeli
iyice bakılırsa alnımda bir oyuk. her kardeş ölüsünde kanayan
ve bir oyuk daha! işte bir tane daha!
bir yerinde dünyanın, birileri öteki’yi kırdıkça!
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.