09 Kasım 2025
  • İstanbul19°C
  • Ankara15°C
  • İzmir18°C
  • Konya12°C
  • Sakarya18°C
  • Şanlıurfa20°C
  • Trabzon15°C
  • Gaziantep20°C

ÖMER LEKESİZ'DEN: İLERİ DEMOKRATIN İNCİLERİ

'Keçiye içki içirmişler, dağa kurt aramaya çıkmış". İleri demokrat Mustafa Akyol'a da "laiklik şarabı" içirmişler, İslamcı dövmeye çıkmış.

Ömer Lekesiz'den: İleri demokratın incileri

Hangisine dokunmalı Akyol'un incilerinin:

Bir yandan AK Parti'nin muhafazakarlaşmayı öne geçirdiğini söylerken, diğer yandan mücahitlerin müteahhite dönüşmelerindeki ironiyi anlayamayışını mı?

"Benimse bu İslamcı ideolojiye iki temel eleştirim var" külhanbeyliğiyle "Sistem mi, ahlâk mı? ve 'İddiasız' kalmak" ara başlıkları altında sapla samanı, çöple üzümü birbirine karıştırmasını mı?

İslamcılık'la, "İslamcılık İdeolojisi"nin (en azından yerli tarafıyla) birbirleriyle aynı olmadıklarını, ilkinin bir kimliğin adı, ikincisinin "sistem" tarafından yürütülen uzun vadeli bir proje olduğunu bilmeyişini mi?

Ancak bir materyalistin kullanması halinde "normal" sayılabilecek bir dilin içinden konuştuğu halde Moiz Kohen'e bile dudak ısırtacak tarzda sağcı bir ezbere sahip oluşunu mu?

"...İlahî sistem', 'beşerî sistem' ayrım(ı) bence hayalidir" diyerek Abdullah Cevdet'in, A. Emin Yalman'ın safında duruyor intibaı uyandırmasına rağmen sadece Doğan Medya'nın sosyal tesislerinde atçılık oynayarak büyümüş ve Discovery Institute (ABD) ekmeği yemiş olmasını mı?

Kur'an'da ve Sünnet'te devlet yapısına, ekonomik sistem tarifine ilişkin çok açık hükümlerin olmayışının "vahyin özüne, retoriğine" ilişkin bir husus olduğunu, söz konusu durumlara mahsus Kur'an'a ve Hadis'e dayanılarak yapılan yorumların belli esaslara tabi olduğunu fehmetmeksizin İslamcıları yanılgıyla ve kutsamacılıkla –bir yavuz hırsız pişkinliği içinde– suçlamasını mı?

İslam'ı "ölü bir düşünce" olarak ilan etme, Müslümanları da Batı tarafından kolonize edilmiş toprakların mensupları sayma hinliğiyle İslamcıları kapitalizmin pisliği içinde temiz kalmanın yollarını aramamakla, "demokratik bir düzende İslami ilkelere uygun siyaset nasıl yapılabilir?" sorusuna cevap bulamamakla itham etmesini mi?

"Eleştiri" olarak ileri sürdüğü şeylerin, Granada'dan beri Müslümanlara "dayatılan" şeyler cümlesinden olduğunu, kendisinin aynı bağlamdaki eleştirilerinin de bir son olmadığını, bundan sonra da birçok mülhid'in İslamcılara bu tür eleştirileri yöneltebileceğini idrak edemeyişini mi?

İmam Şatibi'nin bir yorumunu diline dolarken, ulemanın da tıpkı arifler gibi "tenzih-teşbih" anlayışının tam ortasında durduklarını, bu iki kavramın diyalektiği içinden düşünceye ve hayata ışık tutmaya çalıştıklarını bilmeyişini mi?

Batı'da sağlandığını zannettiği "dinin, canın, malın, aklın ve neslin korunması" hususunun, kriz metaforuna özel bir güzellemeden ibaret olduğunu idrak edemeyişini mi? (İlgisi nedeniyle lütfen okuyunuz; Akyol sen de oku: Mustafa Kutlu, Kafayı çizmek, Yeni Şafak, 28.09.2011)

"İslamcılık'taki ikinci ve daha da büyük problem, sistem tutkusunun Müslüman zihni siyasi bir ütopyacılığa hapsetmesi, iman, ahlak ve kültür gibi kritik meseleleri atlamasıdır." derken, asıl kendisinin "ahiret" kavramını yoksadığını, İslamcıları da ahiretsiz bir hayatın yani tersinden bir sekülerizmin içine çekmeye çalışmasını mı?

İslamcıların, "Bilimsel materyalizme" karşı duran "Nurcu geleneğe"(!), "çiçekle, böcekle" uğraştığı için değil, aynı ciddiyetle "Bilimsel kapitalizm"le uğraşmayıp, bilakis onun yerli dişlilerinden biri olmaya aşırı şekilde heves göstermesi yüzünden karşı çıktıklarını bilmeyişini mi?

En iyisi hiçbirisine dokunmamalı Akyol'un incilerinin.

"Sen bu incilerinle kurulacağını zannettin dünya cennetinde iyi Müslüman olarak yaşa. İslamcı hafıza senin gibilerin mezarlarıyla doludur, oraya bir mezar da sen kazma yeter" diyerek yazısını kendisine iade etmeli Akyol'un.

01.10.2011 Yeni şafak
Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.