- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
04 Kasım 2025- İstanbul16°C▼
- Ankara12°C
- İzmir18°C
- Konya12°C
- Sakarya13°C
- Şanlıurfa18°C
- Trabzon16°C
- Gaziantep13°C
ONUN İLAHİLERİ VE AŞKI, İNANCINA YETERLİ KANITTIR
Türkiye Yazarlar Birliği Bursa Şubesi’nin organize ettiği “Emir Buhari Sohbetleri”nin 22 Şubat Cumartesi gecesi düzenlenen programına ehl-i dîl bir bilim adamı Dr. Zinnur Kanık konuktu. Ahmet Serin yazdı.

Türkiye Yazarlar Birliği Bursa Şubesi’nin organize ettiği “Emir Buhari Sohbetleri”nin 22 Şubat Cumartesi gecesi düzenlenen programına ehl-i dîl bir bilim adamı Dr. Zinnur Kanık konuktu. Ahmet Serin yazdı.
Türkiye Yazarlar Birliği Bursa Şubesi’nin organize ettiği “Emir Buhari Sohbetleri”nin 22 Şubat Cumartesi gecesi düzenlenen programına ehl-i dîl bir bilim adamı Dr. Zinnur Kanık konuktu. Dr. Zinnur Kanık, UÜ Türk Din Musikisi Anabilim Dalı’nda çalışmalarını sürdüren bir akademisyen aynı zamanda. Dr. Kanık, sadece akademik çalışmalar yapan bir müzisyen değil, bir icracı. Dr. Zinnur Kanık ve arkadaşları Mahmut Şevket Öztürk, Serdar Uysal, Harun Curave Mert Şen, Emir Buhari Sohbetleri’nde düzenlenen programda biz dinleyenlere hem önemli bir musiki ustası olan Ali Ufki hakkında bilgi verdiler, hem de Ali Ufki’nin eserlerinden örnekleri seslendirdiler.
Emir Buhari’de yaşanan o gece, tekrarının yaşanması dilenilen güzel bir geceydi
Dr. Zinnur Kanık tarafından dinleyicilere tanıtılan Ali Ufki Bey de ilginç biri. Onun hayat hikâyesi, biraz da Osmanlı’nın hayat hikâyesi gibi sanki: Göçler, iç karışıklıklar, kendini kanıtlama çabaları…
Sözü daha fazla uzatmadan Emir Sultan’ın, “Gerçek Âşıklara Salâ Denildi” ilahisiyle başlayan programdan notları aktaralım.
Polonya’da doğdu, İstanbul’da yaşadı
Ali Ufki Bey’in Türk olmadığını belirterek söze başlayan Dr. Zinnur Kanık, Ali Ufki Bey’le ilgili şunları anlattı: “Ali Ufki Bey, Türk asıllı değildir ama hayatı İstanbul’da geçmiştir. Ali Ufki Bey, Kırım Türklerinin kendisini esir alıp İstanbul’a getirmeleri sonucunda hayatını sürdüreceği İstanbul’la tanıştı. Zeki ve yetenekli birisi olduğu çok geçmeden anlaşıldığı içinEnderun’a alınıp orada yetiştirildi. Asil bir aileye mensup olup daha önce de iyi bir eğitim aldığı için bu birikimiyle de dikkat çekti.”
Asıl uzmanlığı dillerdi
Dr. Zinnur Kanık, bir müzisyen olarak tanıdığımız Ali Ufki Bey’in asıl uzmanlık alanının diller olduğunu belirterek konuyu şöyle açıkladı: “Polonya’da doğması sebebiyle Slav dillerine aşina olan Ali Ufki Bey, İstanbul’a geldikten sonra da Arapça, Farsça, Aramice, Fransızca gibi dilleri öğrenerek bir sürü dile hâkim olmuştur. Devlette de mütercim olarak çalışan Ali Ufki Bey’in, hem Polonya asıllı olması, hem de dillere hâkimiyeti dolayısıyla genellikle muhatapları yabancı devlet adamları, seyyahlar vb olmuştur. Ali Ufki Bey’i bu şekilde ziyarete gelenlerin çokluğu ve kökeninin de Polonya olması, onun zaman zaman Hıristiyanolduğu söylentilerine yol açmıştır. Bu söylentilerden bıkan Ali Ufki Bey, “Beş vakit namaz kılıyorum ama hala Müslümanlığıma inanmıyorlar.” diye serzenişlerde bulunmuştur.”
Ali Ufki Bey’in sanatkâr yönü
Dr. Zinnur Kanık, hayatı hakkında kısaca bilgi verdiği Ali Ufki Bey’in müziğiyle ilgili de şunları anlattı: “Ali Ufki Bey’in en önemli eseri, Prof. Dr. Şükrü Elçin tarafından yayımlanan, “Mecmua-i Saz u Söz” adlı nota ve güfte eseridir. Bilindiği gibi biz, sözlü kültürü yaşayan bir toplumuz. Müzik eğitimimiz de böyleydi. Ustalar müzik bilgilerini çıraklara meşk ile aktarırlardı ve bu bilgiler kayıt altına alınmaz, hafızalarda tutulur, kuşaktan kuşağa bu şekilde aktarılırdı. Zaten bu yüzden bizim dünya çapında birçok bestekârımızın eserleri kaybolmadı mı? İşte Ali Ufki Bey, kendi dönemindeki müzik faaliyetlerini, notaları, güfteleri kayıt altına alarak çok önemli bir şey yaptı. Bu kitapta ayrıca Ali Ufki Bey’in kendi şiirleri, kendi besteleri de yer almaktadır.
Öte yandan, Ali Ufki Bey’in bestelerinin eleştirilebilecek tarafları da vardır: En büyük eleştiri, onun bestelerinin melodik yapısının zayıf olmasıdır. Ali Ufki Bey’in bestelerinde hissedilir bir tekdüzelik vardır, ritim biraz zayıftır. Bestelerdeki bu ritmik zayıflık, güftelerin hareketliliği ile giderilmeye çalışılmıştır.”
Yazının devamı için: http://www.dunyabizim.com/Manset/16122/onun-ilahileri-ve-aski-inancina-yeterli-kanittir.html
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.