- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
 29 Ekim 2025
29 Ekim 2025- İstanbul9°C▼
- Ankara10°C
- İzmir12°C
- Konya10°C
- Sakarya11°C
- Şanlıurfa16°C
- Trabzon15°C
- Gaziantep12°C
OSMAN AKKUŞAK'TAN: FELSEFECİNİN ÖLÜMÜ
üçbeş senelik, beş on senelik kayıplarımıza haydi mâzî oldu diyelim.. en son kaybettiklerimizi hatırlayınca içimizde ince bir sızı hissediyoruz..

 üçbeş senelik, beş on senelik kayıplarımıza haydi mâzî oldu diyelim.. en son kaybettiklerimizi hatırlayınca içimizde ince bir sızı hissediyoruz.. daha iki ay evvel felsefe münakaşası yahut fikir alışverişi yaptığımız bir arkadaşımız: ibrahim receb sargın.. benden bu kadar deyip çekip gitti.. kan kanseri olmuş.. iki senedir kan alıp duruyordu.. yeni taze kanların ona sağlık vereceğini bekliyorduk.. en son samatya hastanesindeki bir bölümde tedavi etmeye çalıştılar.. ziyaretine gidenler bölümün kapısı kapalı olduğu için camdan el kol işaretiyle selamlayıp ayrılmak zorunda kalmışlar.. ibrahim de el sallayarak onlara veda etmiş.. anlaşıldı ki bu ayrılış, bu veda hepimize hitaben, âdetâ bir vazife gibi îfa edilmiştir.. geride kalanlara güzel günler, sağlıklı, neşeli yaşantılar temenni ettiğini tahmin edebiliriz.. zira üç gün sonra sadece arkadaşlarına değil, dağlara taşlara, denize, güneşe, suya, çorbaya, pirzolaya, kuşlara ve diğer insanlara da son defa hoşçakalın dediğini öğrendik.. üç gün sonra haberim olduğu için onu uğurlayan vefakârlar arasında bulunamadım..
üçbeş senelik, beş on senelik kayıplarımıza haydi mâzî oldu diyelim.. en son kaybettiklerimizi hatırlayınca içimizde ince bir sızı hissediyoruz.. daha iki ay evvel felsefe münakaşası yahut fikir alışverişi yaptığımız bir arkadaşımız: ibrahim receb sargın.. benden bu kadar deyip çekip gitti.. kan kanseri olmuş.. iki senedir kan alıp duruyordu.. yeni taze kanların ona sağlık vereceğini bekliyorduk.. en son samatya hastanesindeki bir bölümde tedavi etmeye çalıştılar.. ziyaretine gidenler bölümün kapısı kapalı olduğu için camdan el kol işaretiyle selamlayıp ayrılmak zorunda kalmışlar.. ibrahim de el sallayarak onlara veda etmiş.. anlaşıldı ki bu ayrılış, bu veda hepimize hitaben, âdetâ bir vazife gibi îfa edilmiştir.. geride kalanlara güzel günler, sağlıklı, neşeli yaşantılar temenni ettiğini tahmin edebiliriz.. zira üç gün sonra sadece arkadaşlarına değil, dağlara taşlara, denize, güneşe, suya, çorbaya, pirzolaya, kuşlara ve diğer insanlara da son defa hoşçakalın dediğini öğrendik.. üç gün sonra haberim olduğu için onu uğurlayan vefakârlar arasında bulunamadım..
Yazının devamı için: http://www.yenisafak.com.tr/yazarlar/OsmanAkkusak/felsefecinin-olumu/56385
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.