- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
ÖYLE GÜZELDİK Kİ ENDÜLÜS'TE BİZ
Kordoba bir UNESCO rekortmeni. 2018 itibariyle, Roma ve Paris'i geçerek, dört UNESCO Dünya Miras Alanı'na sahip dünyadaki ilk şehir.
02 Aralık 2020 Çarşamba 13:33
Şehir caddeleriyle de klasik bir Avrupa şehri değil, daracık sokaklar duvar saksılarıyla donatılmış. Ama bizim bu şehre gelişimizin asıl amaçlarından biri Kurtuba Camii'ni görmek.
Zil, şal ve gül…. İslamiyet, pek çok dinden farklı olarak, ortaya çıkışından kısa bir süre sonra bir devlete kavuştu. Hz. Peygamber ve dört halife çerçevesinde farklı bir yönetim anlayışı sergileyen uygulama, Emevilerle birlikte bir hanedanlığa evrildi. Bir süre sonra artık Araplar dışında farklı milletlerin de Müslüman olmasıyla bu birikim Abbasilerle birlikte sözü edilen farklılıkları da sisteme dahil edecek yeni bir yapıya büründü. Hep düşünmüşümdür, ırkların kültürleri olur, milletlerinse medeniyeti. Elbette bunun sağlıklı bir çekirdeği olmalı, o da İslamiyet’ti. Nitekim başka örneklerde görüldüğü gibi din birliği üzerine kurulan bu yapı, içine aldığı farklı kültürleri bir potada eriterek ortak bir bakış açısına büründürdü. İşte bu farklı yapı ortaya çıkan şehirlerle birlikte Abbasiler zamanında bir medeniyet ortaya çıkardı. Aynı şekilde sistemden kopan bir farklı Emevi hanedanı, Kuzey Afrika ve kısmen Avrupa kültürlerini de özümseyerek İspanya’da yeni bir renge büründü. Artık bilimden sanata, mimariden edebiyata, musikiye, askeri ve siyasi bakış açılarına sahip bir İslam uygarlığından söz edilmeye başlandı.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.