- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
RAMAZAN: KÖTÜ HÂLDEN GÜZEL AHLÂKA HİCRET AYI
Hep bir özlem duyulur eski Ramazanlara ama bu özlem manevi midir yoksa maddi midir çok da ifade edilemez.
14 Nisan 2021 Çarşamba 11:39
Neden eskilerde alınan orucun lezzeti bugünlerde alınmaz ki? En basit ifadeyle sokaklarda yenilip içildiğini görmek bile derinden yaralıyor insanı, Ramazan’ı hissetmekte zorlanıyor. Şahsî yapılan bir ibadet değildir oruç aslında, toplumsal olarak Ramazan’a yakınlaşmak neden bu kadar zor? Bu soruların cevaplarını Prof. Dr. Sadettin Ökten’le konuştuk.
‘Yeni hayatımız Ramazan'a göre düzenlenmiş bir hayat değil’ diyorsunuz bir kitabınızda. Ramazana göre düzenlenmiş bir hayat nasıl olur? Böyle bir hayatı kişiler inşa edebilir mi yoksa toplumsal değişim mi gereklidir?
Ramazan ayı ve Ramazan ayında yapılması gerekenler İslâm Medeniyeti’nin genel çerçevesi içinde ele alınmalı. Çünkü bu ay ve bu ay içinde Müslümanların yapması icab eden hareketler İslâm Medeniyeti’ne özel. İslam Medeniyeti diger bütün medeniyetlerde olduğu gibi hayatın tümünü kuşatan ve ayrıca daha öncesine ve sonrasına da uzanan farklı ve özgün bir tasavvura sahiptir. Kendisine müntesip olan bireyleri böyle bir tasavvura göre kurgulanmış bir hayatı yaşamaya çağırır. Dolayısıyla Ramazan, İslâm Medeniyeti’ne göre tasarlanmış bir hayatın içinde şüphesiz toplumsal ölçekte gerçek mânâsını ve etkinliğini kazanır.
Devamı: https://www.gzt.com/gercek-hayat/ramazan-kotu-hlden-guzel-ahlka-hicret-ayi-3581018
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.