- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler

- İstanbul19°C▼
- Ankara16°C
- İzmir18°C
- Konya17°C
- Sakarya19°C
- Şanlıurfa24°C
- Trabzon19°C
- Gaziantep22°C
REVNAKOĞLU ARŞİVİNDE TEKKE KÜTÜPHANELERİ
Yeni hayattan önce İstanbul’un tekkeleri zengin kitap koleksiyonlarına, kütüphanelere sahipti.

25 Haziran 2021 Cuma 14:57
Bilhassa meşihat postuna oturan ilmiyeden şeyhlerle tekkelerin kütüphaneleri şekillenir, irfan ve ilim noktainazarından müktesebatı olan şeyhlerin vücutlarıyla eserler nitelik ve nicelik cihetinden zenginleşirdi.
Yeni hayattan önce İstanbul’un tekkeleri zengin kitap koleksiyonlarına, kütüphanelere sahipti. Bilhassa meşihat postuna oturan ilmiyeden şeyhlerle tekkelerin kütüphaneleri şekillenir, irfan ve ilim noktainazarından müktesebatı olan şeyhlerin vücutlarıyla eserler nitelik ve nicelik cihetinden zenginleşirdi. Banisi saraylı ya da devlet ricali olanlar ile tesis tarihi erken zamana dayanan tekkeler kütüphane hususunda daha imtiyazlıydılar. Edebi zevki olan münevver şeyhlerin postnişini olduğu tekkeler bilhassa mesnevilerle, divanlarla doluydu. Şüphesiz bu metinlerin bir kısmı hattat olan tekke mensupları tarafından istinsah edilmiş yazmalardan müteşekkildi. Diğer tarikatlara taarruz etmeden diyebiliriz ki bilhassa Mevleviler “ikra” ve “bişnev” sırrını tekkeler tarihinde erken duymuşlardı. Bugün birçoğu Süleymaniye Kütüphanesine devredilmiş kitaplarıyla şehrin dini ve mistik mekânları olan tekkeler içinde mevlevihaneler dışında diğer tariklerden Aziz Mahmud Hüdai, Murad Molla, Düğümlü Baba, Hekimoğlu Ali Paşa da koleksiyonları cihetinden isimleri sık duyulanlardı.
Bir süredir neşri için metinleri üzerinde yoğunlaştığımız Cemalettin Server Revnakoğlu Arşivi, İstanbul’un birçok cephesi gibi tekke kütüphaneleri için de zengin bir kaynaktır. Revnakoğlu, 1909-1968 yılları arası hayat sürmüş, İstanbul’un bilhassa dini-manevi hayat cephesini -Osmanlı Devleti’nin son yarım yüzyılı ile Cumhuriyet’in ilk yüzyılı ile- mekan mekan, şahıs şahıs, taş taş, satır satır ele alan müstesna şahsiyetin adıdır. Dersaaadet’in 400’ü aşkın tekkesine girmiş ve her bir tekkenin âhir şeyhlerini görmüş, terekelerini zabtetmiş ve bunları emsalsiz şahsî üslubuyla birçoğu neşir kisvesine bürünmeyen dosyalarına dercetmiştir. Metinlerinde diğer akranlarından farklı olarak büsbütün İstanbul’un iç tarihi işlenmiştir.
Devamı: https://www.dunyabizim.com/gezi-mekan/revnakoglu-arsivinde-tekke-kutuphaneleri-h43728.html
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.