- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
09 Kasım 2025- İstanbul21°C▼
- Ankara16°C
- İzmir20°C
- Konya18°C
- Sakarya21°C
- Şanlıurfa25°C
- Trabzon18°C
- Gaziantep22°C
SALİH TUNA'DAN: ÖCALAN DERSİM TENKİLİNİ HAKLI MI BULMUŞ?
Bahçeli "Dersim PKK'nın aynısıdır" buyurmuş. Onur Öymen de teröre karşı Dersim gibi yapılmalı demişti. Her ikisi de Dersim'de yapılanları meşru görüyor demek ki.

Bahçeli veya Öymen'in PKK'yı Dersim faciasıyla özdeşleştirdiği besbelli. PKK lideri Öcalan Dersim hakkında ne düşünüyor peki?
Emekli Albay Hasan Atilla Uğur'un bu konu hakkında Aydınlık gazetesinde dün çok ilginç bir mektubu yayımlandı.
Atilla Uğur, malumunuz Ergenekon sanıklarından, halen Silivri'de tutuklu. "Abdullah Öcalan'ı Nasıl Sorguladım" adlı bir de kitabı var.
Öcalan'ın Dersim konusunda Erdoğan ve Kılıçdaroğlu'ndan daha gerçekçi değerlendirmeler yaptığını söylüyor.
PKK liderini sorgularken varmış bu kanaate.
Hasan Atilla Uğur'un demesine göre Öcalan, "Ben Dersim olayını kapsamlı şekilde inceledim" demiş, "Orada meydana gelen bir Kürt kalkışması, isyanı değildir. Kendilerine seyit, bey, ağa yakıştırması yapan feodal liderlerin köylüyü ve marabayı sömürme konumlarının bozulmaması için başlattıkları çapuldur..."
Şayet bunlar doğruysa, Doğu Perinçek'le hemen hemen aynı görüşü paylaşıyor demektir.
Başka ne demiş peki?
Okuyalım: "İşin başında görünen Seyit Rıza, Alişir adındaki adamını Suriye'ye göndermiş, orada ağırlıklı olarak Fransız ve İngilizlerle görüşmüş, her türlü destek sözünü almıştır..."
Sizin anlayacağınız, tipik bir "Kökü dışarıda hareket" mütalaası.
İyi de, Fransa bu işe neden kalkışmış?
Öcalan'a göre Hakkari'yi Türkiye'ye kaptırmamak için bu oyunu oynamış.
Nasıl; hık demiş resmi tarihin burnundan düşmüş sanki, değil mi?
Hadi biraz daha okuyalım: "Bu çapulun bastırılmasında bazen çok ileri gidilmiş ve büyük acılar yaşanmıştır. Ama genç Cumhuriyet kendi varlığını devam ettirmek için haklı mücadelede bulunmuştur..."
İmdi, canınız çektiği kadar "Vay canına!" deyin.
Lakin...
"Acısız, sancısız, pansumansız devrim olmaz; o kadar da olacak" yollu ifadelerle Dersim zulmünü aklamaya çalışan eşhasla aynı dalga boyundaki bu lakırdıları Öcalan nasıl terennüm eder diye sormayın.
Öcalan'ı sorgulayan Atilla Uğur böyle naklediyor; ben nerden bileyim. (Zaten sorgulamada söylenenlere, kim olursa olsun, pek itibar etmem.)
Benim bildiğim şudur:
Öcalan'ın tutuklanmadan evvel, Seyit Rıza'nın idam edilmesinin 60'ıncı yıldönümünde yaptığı "Dersim şehitleri yolumuzu aydınlatacaktır" modundaki uzun bir konuşmasıyla Atilla Uğur'un Öcalan'dan naklettikleri taban tabana zıt.
Bu konuşmanın bir yerinde öyle bir şey demişti ki hiç aklımdan çıkmaz: "Alevilik, yalnız Dersim'in değil, Kürtlüğün İslam gericiliği karşısında da boyun eğmemiş ulusal özelliğidir. Belki Sünni kimliğinde fazla Kürtlük bulunmaz ama Alevi kimliğinde Kürtlük daha fazla bulunur. Kemalizm bunu da çarpıtıyor..."
Kemalizm'in neyi çarpıttığı ayrı mesele.
"Alevilik, yalnız Dersim'in değil, Kürtlüğün İslam gericiliği karşısında da boyun eğmemiş ulusal özelliğidir" ifadesi size neyi çağrıştırıyor?
Bana fena halde şu sözleri çağrıştırıyor: "Aleviler bu ülkenin yüz akı, uygarlıktan yana iyi vatandaşı (...) yobaz değildirler (...) hurafelere, batıl inançlara kanmazlar; Atatürk'ü severler; devrim yasalarına yürekten bağlıdırlar; laik cumhuriyete sahip çıkarlar..."
Bunları bizim Kemalistimiz Bekir Coşkun Hürriyet'teyken dercetmişti.
Ah çok pardon, "Kemalizm'in neyi çarpıttığı ayrı mesele" demiştik, değil mi?
02.12.2011 Yeni Şafak- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.