06 Kasım 2025
  • İstanbul17°C
  • Ankara15°C
  • İzmir18°C
  • Konya17°C
  • Sakarya16°C
  • Şanlıurfa25°C
  • Trabzon16°C
  • Gaziantep21°C

SEYFETTİN EROL'DAN: SURİYE: KİRLİ SAVAŞ, KAYPAK İTTİFAKLAR!

Mevcut gelişmeler, “Suriye’nin Dostları” toplantısı sonrası bölgede yaşanan krizin daha da derinleşeceği ve genişleyeceğiyle ilgili önemli ipuçları veriyor.

Seyfettin Erol'dan: Suriye: Kirli Savaş, Kaypak İttifaklar!


Bir diğer ifadeyle, Kerry’nin Türkiye ile ilgili “şık olmayan” bu çıkışı, bir takım spekülatif değerlendirmelere kaynaklık etse de, diğer taraftan Türk-Amerikan ilişkilerindeki seviyeyi ve daha da vahimi Türkiye’yi bir “müstemleke ülke” pozisyonuna düşürmesi itibarıyla üzerinde fazlasıyla düşünülmesi gereken bir husus! 
Gelelim tekrar Suriye krizine... “Suriye’nin Dostları” toplantısı sonrası yapılan “Ortak Açıklama”, bundan sonraki süreçte nasıl bir yol haritası izleneceğiyle ilgili önemli ipuçları veriyor. Buna göre, Suriye üzerindeki uluslararası baskıyla birlikte içerideki muhalif silahlı unsurların hem Esad güçleriyle hem de birbirleriyle daha etkin bir şekilde mücadele edeceği, kontrol dışı radikal grupların tasfiyesini hedefleyen yeni bir süreç söz konusu ki bu listeye ÖSO’nun da dahil edilebileceğine yönelik iddialar oldukça önemli. 
Düne kadar bu meseleye mesafeli duran Ankara’nın ABD ile benzer bir çizgiye gelmiş olması da bu açıdan dikkat çekici. Nitekim, Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun iç savaşın uzamasının Suriye’deki radikal unsurları güçlendireceğine yönelik Katar’dan başlayan ifadeleri, ABD çizgisine yönelik bu paralelliği ya da “revize edilen” politikayı bir kez daha teyit ediyor.
Bu da muhaliflere daha fazla silah, muharip unsur, para ve uluslararası destek demek ki, bu husus “Ortak Açıklama”da şu şekilde yer alıyor: “Bakanlar, Suriye halkının meşru müdafaa hakkına ve sahada güç dengesinin değiştirilmesi gerekliliğine yaptıkları vurguyu hatırlatmışlardır. Bu bağlamda, rejim karşısında Suriye muhalefetine yönelik yardımlarını artırmayı ve derinleştirmeyi kararlaştırmışlardır.” 
Bu arada, Kerry’nin muhalif güçlere silah yardımlarını iki kat artırma taahhüdünü PYD ile birlikte çalışma şartına bağlaması da oldukça dikkat çekici, özellikle de Kuzey Suriye boyutu itibarıyla...
Asıl bomba ise şu ifadelerde saklı: “Bakanlar, sınır ötesi insani yardım operasyonlarının öneminin altını çizmişler; yardıma muhtaç durumdaki birçok bölgeye güvenli erişim imkânı bulunmaması ışığında ilgili uluslararası aktörleri ve örgütleri bu tür faaliyetleri yürütmeye teşvik etmişlerdir. Ayrıca ihtilaf taraflarına çizgi ötesi insani operasyonlara müdahalelerine son vermeleri ve bunları kolaylaştırmaları çağrısında bulunmuşlardır.” 
Bunun dışında, Suriye’de kimyasal silah ve sivillere yönelik balistik füzeler kullanıldığına dair iddiaların ele alınması ve BM’ye yönelik çağrı sonrası “...söz konusu iddialar doğrulandığı takdirde vahim sonuçları olacağı” ifadesine yer verilmesi de önümüzdeki sürece yönelik olarak hangi araçların devreye sokulacağını göstermektedir. 
Daha somut bir ifadeyle, uzun bir süredir tartışılan “güvenli bölgeler” ve “uçuşa yasak bölgeler” artık hayata geçirilmek üzere. Bu da Suriye krizinde NATO’nun daha etkin bir rol alması demektir ki, Kerry-Lavrov’un Brüksel görüşmesinin gündemini de büyük ölçüde bu husus oluşturdu. Rusya’nın buradaki tavrı, şu an için en azından 2014’e kadar zaman kazanmaya yönelik olsa da, bunu daha fazla ne kadar devam ettirebileceği muamma. Ayrıca, İran’a yönelik son gözdağı da burada oldukça dikkat çekici.  
Dolayısıyla, ortalık daha da kızışacağa benziyor. Bakalım İran ve Hizbullah El Hatib’in çağrısına nasıl yanıt verecek? Ve pek tabi ki Rusya’nın tavrı da burada çok önemli, özellikle NATO uçakları Suriye semalarında görev uçuşuna başladığında. 
Nitekim NATO Genel Sekreteri Rasmussen Brüksel’deki NATO merkezinde üye ülke dışişleri bakanlarıyla iki gün önce gerçekleştirilen toplantıda Suriye’deki iç savaşın sınır aşan bir bölgesel çatışmaya dönüşme ihtimalinin göz ardı edilemeyeceğini, İttifak’ın ihtiyatlı olması gerektiğini söyledi.
Sizce bu neyin habercisi? Bu filmi bir yerlerden hatırlıyor musunuz?

 

25.04.2013 Milli Gazete

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.