02 Mayıs 2024
  • İstanbul14°C
  • Ankara16°C

TARİHİ VE TALİHİMİZİ ÇAĞIRIYOR ŞİMDİKİ ZAMANLARA

Necdet Subaşı, halkına, kültürüne, içinden geldiği sosyo/ekonomik yapıya yabancılaşanlardan değil. Akademisyen yönü aydın çehresinden, aydın çehresi akademik yönünden seçilmez. Muaz Ergü yazdı.

Tarihi ve talihimizi çağırıyor şimdiki zamanlara

06 Şubat 2016 Cumartesi 15:26

Kalbine dikkat et, sevdiklerine dikkat et, sevmediklerine de…” diyor Necdet Subaşı Hoca; kalbin, sevginin, nefretin, dikkatin derin bir unutuluşa mahkûm edildiği modern zamanlarda. Modern zamanlara inat hayatın ana eksenine işaret ediyor aslında. Dikkate, sevgiye, insana… Nereye yöneldiğini ya da hangi rüzgârla savrulduğunu fark edemeyen zihinlere bir merkezi işaret ediyor, kalbi… Görselin, görüntünün içinde yitip gitmeye karşı sahici olana çağırıyor. Zamanın behrinde yaşanmış sımsıcak, samimi hayatlara çağırıyor hepimizi, samimiyete… Yok sayılan, görmezden gelinen, geçmişin karanlık dehlizlerine hapsedilen tarihi ve talihimizi çağırıyor şimdiki zamanlara. Sımsıcak kalemi ve samimi kelamıyla…

Subaşı’nın Zamanın Behrinde RamazanYaz Dediler AnıTedavüldeki Kitaplar & Kritik Öyküler adlı kitaplarını okuyunca söylemek istediklerim daha net anlaşılacak. Kişisel öyküsü etrafında yazılmamış bir tarihi de anlatıyor aynı zamanda. Evde yapılan, sade, gösterişsiz, riyasız iftarları anlatıyor. Yer sofrasını, Tanrı misafirlerini… Yemeklerin duayla herkesi doyurduğu zamanları… Kaderi kitaplardan ezberlenmiş cümlelerle çizilmiş kayıp kuşakları anlatıyor sonra. Maceraları kitap satırlarından akanları…

Güçlü bir edebiyat damarını akademik birikimle tahkim ediyor

Yıllar boyu resmi ideoloji ve onun uzantısı akademyanın görmezden geldiği, hatta nefret ettiği İslam’ın sosyal yönü ve etkileriyle ilgili, ilintili birbirinden derin akademik çalışmaların sahibi Necdet Subaşı. Yüzlerce makalenin, onlarca kitabın… Subaşı, “Din ve Toplum Arasındaki İlişkileri Anlam(landırm)ak Ya da Türkiye’de Din Sosyolojisi Çalışmaları” adlı makalesinde, “İslam’ın kendine özgü sistematiği, değer inşası, toplumsal birikime yön vererek dönüşebilen geleneği hâlâ belirleyicidir. Gündelik hayatta var olan görüntülerin onu açıkça göz ardı eden çalışmalardan yola çıkılarak yorumlanabileceğini düşünmek pek rağbet görmemektedir.” diyerek İslam’ın toplumsal belirleyiciliğinin altını bir kez daha çiziyor.

Necdet Hoca, akademik bir ciddiyet içinde ama asla asık suratlı değil. Entelektüel ve aydın vasfı su götürmez ama halkına, kültürüne, içinden geldiği sosyo/ekonomik yapıya yabancılaşanlardan değil. Akademisyen yönü aydın çehresinden, aydın çehresi akademik yönünden seçilmez. Soğuk, asık suratlı hoca profilini yerle bir eden bir sıcaklığa ve samimiyete sahip. Güçlü bir edebiyat damarını akademik birikimle tahkim ediyor. Tabiî ki yapaylıktan uzak, içimizden biri gibi seslenen üslubuyla…

Türk modernleşmesi, çağdaş Türk düşüncesi, modernleşmenin topluma etkileri, din, Alevilik, kültürel farklılaşmalar, Diyanet, yurt dışındaki Türkler, gündelik hayat çalıştığı, ilgilendiği alanlardan bazıları. Bir imparatorluk bakiyesi olan, birçok farklı unsurun bir araya gelmesiyle oluşan Türkiye gerçeğini komplekssiz, hırslarına yenik düşmeden tanıma ve tanıtma gayretinde. İdeolojik bir kampın sınırlarında durarak başkalarını ötekileştirmeden tanımaya çalışıyor.

 

Devamı için: http://www.dunyabizim.com/Manset/22985/tarihi-ve-talihimizi-cagiriyor-simdiki-zamanlara.html

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.