- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
TUBA YAVUZ: YENİ KİTAP SÖYLEŞİSİ: FUNDA ÖZSOY E.
03 Nisan 2024 Çarşamba 13:34
Yazım süreciniz nasıl? Hemen hemen her yazarın belli başlı bazı uygulamaları var. Örneğin Hemingway her sabah 500 kelime yazması, Balzac'ın günlük 50 bardak kahve içmesi, Milton'un kör olduktan sonra her sabah yardımcısının ona İncil'den pasajlar okuması ve ardından bu pasajlardaki imgeleri zihnindeki yansımalardan hareketle yazması gibi. Sizin de böyle bir rutininiz var mı?
Evet, ben de okumuştum bu söylediğiniz ritüellerin bir kısmını. Hatta Hemingway'in ayakta yazdığını okuduğumda hayli şaşırmıştım. Benim yazma sürecimde o kadar orijinal ayrıntılar yok. Ama yine de ritüeller, yazma sürecinin verimliliğini artırıyor sanki. Yıllar içinde bu ritüellerimde değişmeler de oldu tabii. İlk üç kitabımın yazım sürecinde -kırklı yaşlarıma kadar demek ki- önce çizgili deftere yazıyordum, mutlaka siyah pilot kalem kullanarak. Hatta daha sonra ince ayarını yapabilmek için ikinci defa yeniden yazıyordum başka bir deftere. Sonra bir süre bekletiyordum yazdıklarımı. Mayalanma süreci diyebiliriz buna. Böylece yazdıklarımla arama bir mesafe koymuş oluyorum. Sağlıklı bir ince ayar yapabilmek için gereklidir bu mesafe. En son olarak da bilgisayara geçiriyordum. İğne ile kuyu kazmak gibi. Son üç kitabı ise doğrudan bilgisayarla yazdım. Önceleri çok zorlandım, klavye ile zihnim arasındaki bağlantıyı kurmakta. Ama alışınca daha bir özgürleştim yazarken. Elbette nöbetçi defterlerim her zaman var, yanımda taşıdığım ve yazacağım metinlerde kullanmayı düşündüğüm ayrıntıları not ettiğim. Bilgisayarın başına geçmeden evvel bu deftere mutlaka onlarca notun birikmiş olduğunu söyleyebilirim. Yine geçmiş yıllarımda öğleye kadar okuyup ancak öğleden sonraları yazabiliyorken ve de mutlaka bu sırada kurabiyelerim ve çayımla masamın başında olurken şimdi sabahtan yazmaya başlayabiliyorum.
Devamı: https://www.kitaphaber.com.tr/yeni-kitap-soylesisi-funda-ozsoy-e-k6166.html
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.