- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
TÜRKİYE BİR MUHACİR ÜLKESİ!
D. Mehmet DOĞAN
29 Temmuz 2019 Pazartesi 09:00
Ankara coğrafî olarak Anadolu’nun merkezinde. Ankaralı olarak bütün bildiğim atalarım burada yerleşik.
Hasılı kelâm, bugün Türkiye nüfusunun belki de çoğunluğunu bu göçlerle gelenlerin nesilleri teşkil ediyor! Bu yüzden “Türkiye bir muhaciristandır” diyoruz. Bu topraklarda 20. Yüzyıla kadar farklı dinlerden büyük kitleler esas unsurla çatışmaya girmeden yaşadı. Kültürler birbirine yaklaştı. Hâkim unsur, azınlık konumundaki unsurları taciz etmedi, tehdit etmedi. 19. Yüzyılda başlayan Avrupa merkezli ayrıştırma politikaları, Anadolu’nun Hıristiyan ahalisinin bu topraklarda sonunu getirdi.
Bu kadar tarihe niye daldık?
Suriye meselesi bizi yeniden büyük muhaceretlerle karşı karşıya bıraktı. Biliyoruz ki, Türkiye’ye sığınanlar, Türkiye’nin güneyindeki nüfustan farklı değil. Sınırımız gerçek Misak-ı Millî sınırları olsa idi, bugün Türkiye’ye sığınanların büyük çoğunluğu vatandaşımız olacaktı. Aynı ülkenin vatandaşları olmakla kalmayıp, kültürel olarak da daha fazla bütünleşecektik.
Suriye meselesinin bu kadar uzun süreceği, dallanıp budaklanacağı başlangıçta tahmin edilmiyordu elbette. Sivil halkın sınırlarımıza dayandığı sırada Avrupa ülkeleri gibi şiddet uygulayarak bunu önlemek yolunu seçebilir miydik?
Ben buna ihtimal vermiyorum; hükümetler bunu yapmaya kalkışsa idi, millet karşı çıkardı.
Şimdi 4 milyon Suriyeli ülkemizde ve kirli savaş 9. Yılında…
Türkiye’nin her yerinde onlara rastlayabilirsiniz. Onlara sığınmacı veya mülteci gibi davranıldığını söyleyemeyiz. Belki misafir muamelesi görüyorlar.
Eh bir atasözümüz “misafirlik üç gündür” der!
Suriyelilerin ülkemizdeki varlığı konusunda daha uzun vadeli düşünüp ona göre uygulamalara yönelmeye ihtiyaç var. İstanbul gibi büyükşehirlerde büyük gettolar oluşturmalarına göz yumulması doğru olmamıştır. Ülkeye belli bir plan dahilinde dağıtılmaları, bulundukları yerlere uyum sağlayacak bir konum kazanmaları gerekirdi.
Suriyelilere karşı zamanla yükselen bir tepki oluştu, fakat bu tepkinin büyütüldüğü mikyasda olmadığı kanaatindeyiz. Elbette bu tepkiyi abartan, büyüten merkezler vardır ve bu da kirli Suriye savaşının bir parçasıdır.
29.07.2019-Karar
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.