- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
UFUK COŞKUN: TÜRKİYE'NİN EĞİTİM SORUNU
25 Ocak 2021 Pazartesi 11:02
18. yüzyıl filozoflarından J.J. Rousseau, ünlü eseri Emile’de (Émile, ou De l'éducation) şöyle der; “Onun zihnine aklın yerine otoriteyi koyarsan artık akıl yürütemez. Başkalarının fikirlerinin oyuncağından fazla bir şey olmaz.”
20. yüzyılın ilk çeyreğinde, yeni bir ulus oluşturma sürecinde ciddi bir toplumsallaştırma rolü oynayan eğitimin kısa bir özeti gibi duruyor bu ifadeler.
Nietzsche; “Şimdinin pedagojik literatürünü inceleyelim; bu literatürün ruhunun mutlak sefaletinden ve gülünç garip komiklerinden şoka uğramayan insan halt etmiştir” diyerek 19. yüzyıl eğitim sistemini eleştiriyor.
Sonra “Katı bir okulda ne öğrenilir?” diye soruyor ve kendisi cevaplıyor; “İtaat etmek ve emretmek…”
Emile’yi elinden düşürmeyen ünlü filozof Kant ise Nietzsche’yi desteklercesine; “ İyi bir şey böyle bir zorlama altında gelişemez” diyor.
Diğer taraftan Kant, bugünün de modası olan “insanın kendi tutkusunun peşinden koşması” ve “kendi hayalini kovalaması” gibi lafları lüzumsuz bulur ve “mesele bu değil” der.
Devamı: https://www.milatgazetesi.com/yazarlar/turkiyenin-egitim-sorunu-2916/
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.