09 Kasım 2025
  • İstanbul15°C
  • Ankara8°C
  • İzmir16°C
  • Konya9°C
  • Sakarya14°C
  • Şanlıurfa17°C
  • Trabzon17°C
  • Gaziantep11°C

VEDAT BİLGİN'DEN: 28 ŞUBAT'IN ÜNİVERSİTESİ

O şubat soğuğunun en fazla hissedildiği yerlerden biri üniversitelerdir.

Vedat Bilgin'den: 28 Şubat'ın üniversitesi



Üniversitede yer alan üçüncü bir gruptan daha söz etmek gerekir. Bir kısmı daha önce solcu sıfatıyla anılanlarla, sağcı kimliklerinin sahte olduğu tam da 28 Şubat sürecinde aşikâr hale gelenler arasında ilginç bir beraberlik ortaya çıkmıştı. Bu sağcı ve solcu diye bilinenler, "irticaya" karşı ortak eylem planı yaparak, 28 Şubat'ın üniversite içerisindeki militanı haline gelmişlerdir.

Bir anlamda militarizmin üniversitedeki militanları olan bu kimselere, bilim adamı demek yerine üniformasız darbe savunucuları demek daha doğrudur. Tam da 28 Şubat sürecinde yaşanan bir başka olay vardır ki, nedense bu üstü kapalı olarak geçiştirilmiştir.

Müdahale sürecinin yaşandığı dönemde, üniversiteye dışarıdan sokulan asker kökenli birtakım bilim adamı unvanlı insanların, meydanı boş bulmuşçasına ortada dolaşması, birçok üniversitede gözlemlenen bir olaydır. Bunlar arasından bazılarının çeşitli kamu ve özel üniversitelerde rektörlük de dâhil, yönetici pozisyonlarında bulunması ise herhalde ilginç bir tesadüftür. 28 Şubat'ta YÖK'ün nerede durduğunu ve konumunu da unutmamak gerekir.

28 Şubat'ın üniversitesinde duruma rıza göstermeyen, baskıyı reddeden başta başörtüsü yasağı olmak üzere estirilen McCarthyci fırtınanın karşısında adam gibi duran, dindar olsun ya da olmasın birçok kimsenin bulunması ve bunların çoğunun kamuoyunda açıkça yapılan müdahalenin iç yüzünü gösterecek tavırlar takınmaları, üniversite değerleri açısından olduğu kadar demokratik bir tutumun üniversitede de yaşadığını göstermesi bakımından önemli bir nottur.

Gelecek için üniversite

Bununla beraber, bilim adamlarının evrensel değerlere, insan hak ve özgürlüklerine, demokrasiye ve onun kurumlarına saygı duymakla birlikte yurtsever duyarlılıklara da sahip olmaları beklenir. Bu açıdan üniversitenin kurumsal olarak kendisini yenilemesi gereği, 28 Şubat manzarasına dönüp bakıldığında daha iyi anlaşılacaktır.

Üniversiteyi var eden felsefe, bilim, özgürlük ve demokratik değerlerdir. Bu değerler üniversitede üretilmeyecekse nerede üretilecektir?

Üniversite bünyesine yerleştirilmiş olan bilimle, sanatla, kültürle ilgisi olmayan antidemokrat yapıların uzantısı provokatör nitelikli unsurların, artık kendilerini saklayamayacağı bir dönemden geçiyoruz. Devletin içeriden çökertilmeye çalışılması yetmiyormuş gibi, üniversiteleri de felç etmeye uğraşan, zaten geri olan üniverster sistemi daha da geri bir kuruma dönüştürmeye yönelik uygulamalar geride kalmıştır.
Türkiye bütünüyle kendisini yenilerken, bilimin daha fazla katkı yapacağı bir gelecek için, üniversitenin kendini çağa ayak uyduracak bir şekilde yenilemekten başka çaresi yoktur.

23.04.2012 Bugün

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.