- Hakkımızda
 - TYB Ödülleri
 - Genç Yazarlar Kurultayı
 - Kitaplık
 - Ahlâk Şûrası
 - Yazar Okulu
 - Mehmet Âkif Ersoy
 - Türkçe Şûrası
 - Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
 - Yayınlar
 - Söyleşi
 - Şube Haberleri
 - Salgın Edebiyatı
 - Haberler
 - Şiir Şölenleri
 - Mesnevi Okumaları
 - Kültür & Sanat Haberleri
 - Kültür Kervanı
 - Kırklar Meclisi
 - Duyurular
 - Biyografiler
 
04 Kasım 2025- İstanbul16°C▼
 - Ankara20°C
 - İzmir21°C
 - Konya19°C
 - Sakarya21°C
 - Şanlıurfa25°C
 - Trabzon18°C
 - Gaziantep25°C
 
VEDAT BİLGİN'DEN: DEMOKRATİKLEŞMEDEN NEFRET EDENLER
Türkiye'deki demokrasi düşmanlarının koro halinde "rejim otoriterleşiyor" derken, bununla da yetinmeyip "İslamcı, otoriter bir rejim kuruluyor" kampanyasını hararetle sürdürmeleri sizce bir çelişki midir? Eğer çelişkiyse, bu ikiyüzlülüğü yani hem "rejim o

Türkiye'deki demokrasi düşmanlarının koro halinde "rejim otoriterleşiyor" derken, bununla da yetinmeyip "İslamcı, otoriter bir rejim kuruluyor" kampanyasını hararetle sürdürmeleri sizce bir çelişki midir? Eğer çelişkiyse, bu ikiyüzlülüğü yani hem "rejim otoriterleşiyor" diyerek demokrasi düşmanlığı yapmalarını hem de sözde demokrasiyi savunuyor görünme çabalarını, nasıl açıklamak gerekir. Bir söylemi açıklamak için ya içerik analizi yapmak gerekir ya da mesele, söylemin dayandığı toplumsal bağlam, ideolojik çerçeve içerisinden ele alınır. 
Türkiye'nin "otoriterleştiği veya İslamcı otoriter bir rejime doğru gittiği" iddiası öyle felsefe, düşünce derinliği olan bir şey olmadığı gibi, yeni bir fikir de değildir. Bunlar, yıllardır sürdürülen ideolojik bir saldırı sloganına dönüşmüş, bu ülkenin resmi ideolojisinin ve "yarı resmi aydınlarının"basmakalıp ifadeleridir.
Türkiye'ye karşı kimden yanasınız?
Bu resmi ideoloji ve yarı resmi aydınlar nitelemesi, bu söylemin kimliği hakkında bize bilgi verebilir. Bilindiği gibi, Türkiye Cumhuriyet tarihi boyunca "devlet iktidarı üzerinde tahakküm kurmuş"bir zümre vardır. Bu zümre, kendi iktidarını meşrulaştırmak için icat edilmiş bir tarih anlayışı ve dünya görüşüne dayanmıştır. Dolayısıyla resmi ideoloji olarak ifade edilen şey, aslında devlete dayanan 'asker-bürokrat-resmi aydınlardan oluşan kadronun' öyle felsefe, siyaset, ekonomik doktrin gibi fikir hareketleri içinde bir değerinden söz edilemeyecek, ortaokul "yurttaşlık bilgisi" dersi düzeyindeki basit bir söylemeye dayanmaktadır.
Yazının devamı için: http://www.aksam.com.tr/yazarlar/vedat-bilgin/demokratiklesmeden-nefret-edenler/haber-294446
- Geri
 - Ana Sayfa
 - Normal Görünüm
 - © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
 
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.