02 Mayıs 2024
  • İstanbul12°C
  • Ankara12°C

VEDAT BİLGİN'DEN: KÜÇÜLEREK DEĞİL, BÜYÜYEREK İSTİKRARI SÜRDÜRMEK

Türkiye’nin önündeki sorunları çözerek ilerlemesi, son yüz yılında karşılaştığı en önemli sorununun çözümünde tarihi bakımdan büyük bir aşama kaydetmesi,

Vedat Bilgin'den: Küçülerek değil, büyüyerek istikrarı sürdürmek

26 Mart 2015 Perşembe 10:09

Türkiye’nin önündeki sorunları çözerek ilerlemesi, son yüz yılında karşılaştığı en önemli sorununun çözümünde tarihi bakımdan büyük bir aşama kaydetmesi, “bir dönüşüm anlamını taşıyan yeni bir toplumsal yapıya geçmesi hem anlam bakımından, hem de stratejik olarak üzerinde durulması, tartışılması gereken” hususlardır. Gündelik hayatın getirdiği tartışmaların, gelip geçen politik polemiklerin, kısırlaşan şahsi veya siyasi gündemin bu tür olayların seyrini, büyük nehrin akışını etkilemesi lazım geldiği gibi, bu akışın tarihsel olarak neyi ifade ettiğinin de bir an dahi unutulmaması gerekir. 

Birçok siyasetçinin, aydın, akademisyen, yazar-çizerin durumuna “gündelik olaylara, içine gömülü bulundukları grupsal veya cemaatsel pencereden bakmasına işin mikro sosyolojisine hapsolmak, yapısal olanda meydana gelen değişmelerden uzaklaştıkça toplumsal alandan uzaklaşmak, makro sosyolojiye yabancılaşmak” denilebilir. Bununla beraber, akademisyenleri, aydınları, siyasetçileri kendi mikro alanlarını aşamayan, kişisel-cemaatsel ilişkiler ağına takılmış toplumların, uzun soluklu değişimi sürdürmede sorun yaşayacağını da unutmamak gerekir. 

Yenilik ve yenilikçilerin sorunu 

Her toplumda değişimi istemeyenler, değişimin alıştıkları hayat tarzını bozmasından endişe edenler  bulunabilir, fakat değişime karşı tavır alanların içinde o toplumun aydınlarının-siyasetçilerinin-bilim adamlarının oransal olarak çoğunluğu teşkil etmesi ciddi bir sorundur. Bu anlamda “Türkiye’de halkın çoğunluğunun değişim isterken toplumun elitlerinin, en azından yerleşik düzenin elit kadrolarının neredeyse tamamının değişime karşı tavır alması, bunu cemaatsel-kişisel elbette ki ideolojik düzeyde ortaya koyması” üzerinde durulması gereken bir konudur. Esas sorun burada, bu kadroların dışında kalanların da “mikro ölçekte problemlere odaklanıp kişiselleştirme-cemaate hapsolma” dediğim zamanlarda ortaya çıkmaktadır. 

Devamı için: http://www.aksam.com.tr/yazarlar/vedat-bilgin/kuculerek-degil-buyuyerek-istikrari-surdurmek/haber-392826

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.