- Hakkımızda
- TYB Ödülleri
- Genç Yazarlar Kurultayı
- Kitaplık
- Ahlâk Şûrası
- Yazar Okulu
- Mehmet Âkif Ersoy
- Türkçe Şûrası
- Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
- Yayınlar
- Söyleşi
- Şube Haberleri
- Salgın Edebiyatı
- Haberler
- Şiir Şölenleri
- Mesnevi Okumaları
- Kültür & Sanat Haberleri
- Kültür Kervanı
- Kırklar Meclisi
- Duyurular
- Biyografiler
12 Kasım 2025- İstanbul14°C▼
- Ankara15°C
- İzmir20°C
- Konya17°C
- Sakarya15°C
- Şanlıurfa24°C
- Trabzon19°C
- Gaziantep23°C
YAŞAR DEĞİRMENCİ: ÖNCELİKLİ MESELEMİZ: AİLE VE GENÇLİK
Bütün şer güç ve şer odaklarının aile ve gençlerimiz üzerine oynadıkları oyunlarına, plan ve programlarına karşı maddi manevi tedbir alıp aileye, gençlerimize sahip çıkmalıyız.

12 Kasım 2025 Çarşamba 11:39
İnsanlık tarihinde ailesiz bir toplum hiç olmadı, bundan sonra da olmayacaktır. Evlilik fıtridir. Aile evrenseldir, süreklidir ve zorunludur. Evliliği ve aileyi emreden bizatihi Allah Teala’dır. Aile insanla birlikte başladı ve onunla yürüyor. Tüm çözülme, çürüme, yozlaşma, değişim, dönüşüm, evrim ve yıkımlara rağmen aile hayatı devam ediyor. Olumsuz süreçlerden en çok etkilenen bu aile sosyal kurumu yine de yola devam ediyor. Toplumun direği ailedir. Modern toplum modellerindeki alt üst oluşlar en çok aileyi etkiliyor.
Modernizm önce ümmeti, sonra toplumu, şimdi de aileyi vurdu. Toplumun ana rahmi olan aile kısırlaştırılmış durumda. Çekirdek aileden “aile olmayan aile” anlayışına savrulma sınır tanımıyor. Modernizm ne mahremiyet bıraktı ne de aidiyet. Modernizm evsizleştirdi. Bir o kadar da acımasızlaştırdı. Anasız anaokulları. Huzursuz huzur evleri. Savunmasız sığınma evleri. Bugün kreşlere, anaokullarına bıraktığımız çocukların yarın bizi huzur evlerine bırakması gayet doğaldır. Sebep sonuç ilişkisidir, ortada olan. “Çocukluğun yok oluşu” ile karşı karşıyayız. Acımasız, kesintisiz bir sınav maratonu, test çözme telaşı, çocukluğunu yaşayamama açmazına dönüşüyor. Hayat başarısı, okul başarısı, karne notu ile ölçülür oldu.Anneler kız çocuklarını evliliğe hazırlamıyor. “Eloğluna muhtaç olmasın” “ayakları üstünde dursun” “gözünde kalmasın” anlayışla da kapitalizmin materyali oldular.
Kadınlar, “ev hanımı” diye tanınmaktan utanıyor, artık ideal olan “iş kadını” olmak. Beden estetiğini önceleyen kadınlar anneliğe mesafeli. Korkuyor, çocuk eve bağlar diye. Bu saatten sonra kadını eve kim bağlayabilir? Evde misafir ağırlamak da kalktı/kaldırıldı.
Yazının devamı için:https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/yasar-degirmenci/oncelikli-meselemiz-aile-ve-genclik-50738.html?page=2
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.