09 Kasım 2025
  • İstanbul15°C
  • Ankara8°C
  • İzmir16°C
  • Konya9°C
  • Sakarya14°C
  • Şanlıurfa17°C
  • Trabzon17°C
  • Gaziantep11°C

YAVUZ BÜLENT BAKİLER'DEN: RIZA AKDEMİR: CAANIM EFENDİM -1-

Birkaç günden beri, âdeta derin bir kuyu dibindeyim. Konuşmakta, yazmakta, dinlemekte zorlanıyorum. Çünkü 57 yıllık bir dostluğun, dostluktan öte bir kardeşliğin kapısı artık bana karşı kapalı.

Yavuz Bülent Bakiler'den: Rıza Akdemir: Caanım Efendim -1-

Bir başka arkadaşı, bir gün avuçlarını birbirine vurarak ve kahkahalarla gülerek anlatmıştı: “Samsun Lisesinde, kompozisyon notları en yüksek olan arkadaşımız Rıza idi. Ben, şöyle-böyle yazıyordum. Bir gün kendisine yalvardım. ‘Rıza dedim, şu kompozisyon vazifemizde, bana ne olursun yardım et. Bir defacık olsun benim yerime de sen yaz!’. Hiç itiraz etmedi. Benim yerime yazdığı metni, bir gün sonra alıp getirdi. Onun metnini yeni baştan kendi el yazımla yazıp hocaya verdim. Aynı konuda bir metin de kendi adına hazırlamıştı. Birkaç gün sonra, notlarımız okundu. Edebiyat hocamız bana on, Rıza’ya sekiz vermişti. Gülümseyerek yüzüme bakışı, hep gözlerimin önündedir!..” 

Kibar, kibar, kibar bir adamdı. Arkadaşlarına: “Caanım Efendim!” diye hitap ederdi. Elli yedi yıllık dostluğumuz esnasında birbirimize bir defacık olsun kırılmadık. Benim, tarihimize edebiyatımıza karşı biraz merakım vardı. Hiç abartmadan yazıyorum: Hem üniversite yıllarımızda, hem de çok daha sonraki devlet hayatımızda, edebiyatımızı da, tarihimizi de bana ders verecek derecede biliyordu. On beş bin kitaplık kütüphanesi olan devlet adamlarımızdan biriydi. Türkiye’mizde on beş bin kitabı olan kaç aydınımız vardır acaba?

14.04.2012 Türkiye

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.