- Hakkımızda
 - TYB Ödülleri
 - Genç Yazarlar Kurultayı
 - Kitaplık
 - Ahlâk Şûrası
 - Yazar Okulu
 - Mehmet Âkif Ersoy
 - Türkçe Şûrası
 - Milletlerarası Şehir Tarihi Yazarları Kongresi
 - Yayınlar
 - Söyleşi
 - Şube Haberleri
 - Salgın Edebiyatı
 - Haberler
 - Şiir Şölenleri
 - Mesnevi Okumaları
 - Kültür & Sanat Haberleri
 - Kültür Kervanı
 - Kırklar Meclisi
 - Duyurular
 - Biyografiler
 
04 Kasım 2025- İstanbul12°C▼
 - Ankara5°C
 - İzmir13°C
 - Konya8°C
 - Sakarya11°C
 - Şanlıurfa17°C
 - Trabzon12°C
 - Gaziantep10°C
 
YUSUF KAPLAN'DAN:MEDENİYET'E KOŞAN BEYAZ MEDİNE ATLARI...
Beyaz atlar kişneyecek... uzun, zorlu bir yürüyüşe çıkmaya hüküm giyilecek... hakikat medeniyeti yeşerecek, boy verecek... bütün insanlara ve varlığa hakikatli ve leziz meyveler armağan edecek...

Mekke'yi bulacak ve Medine'yi kuracaklar...
Mekke bulunacak, Medine kurulacak ve medeniyete ulaşılacak...
Mekke bulunmadan Medine kurulamaz; Medine kurulmadan da medeniyete ulaşılamaz zira.
Özetle: Mekke'de tohum ekilecek, Medine'de tohumlar yeşerecek ve 'medeniyet meyvesi'ni verecek...
HAKİKAT, EMANET VE MEDENİYET
İnsan emaneti üstlendi: Kutlu hazine'yi ve kutsal vazife'yi...
İnsan dediğin, iyi gün dostu değildir yalnızca; karagün dostudur aslında.
İşte hakikat medeniyeti, bütün karagünlerin, kapkaranlık günlerin üstesinden gelebilecek zorlu yolculuklara çıkmaya hüküm giyebilen karagün dostu, yürek insanlarının ülkesidir.
Başka bir deyişle, hakikat medeniyeti, ilke'lerinin izini süren; ilke'lerini ülkü'lere dönüştürme cehdi gösteren; ülkü'lerinin yer'ini bulması, 'dil'ini kurması, konuşması, hakikat şarkısını bestelemesi ve nihayet ülke'sine kavuşması için beyaz atlara binen fikir, oluş ve varoluş çilesi çeken hakikat erlerinin eseridir.
- Geri
 - Ana Sayfa
 - Normal Görünüm
 - © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği
 
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.