2008 küresel krizi yaşanırken kasasında bütçe fazlası 1 trilyon doları olan Çin, bir varlık fonu kurarak kalkınmayı sürdürülebilir kılmak için bu kaynağı çevresini harcamayı seçti.
Çok kısa zamanda Kuşak ve Yol Girişimi’nin ilanı ve Asya Altyapı Kalkınma Bankasını kurması atılan güçlü adımlar oldu.
Enerji güvenliğini Malaka boğazının kaderine bırakmak istemeyen Çin, Myanmar üzerinden kurduğu petrol ve doğal gaz boru hatlarıyla önemli bir adım atmıştı.
Bu yatırımını korumak için yönetiminin kendi kontrolünden çıkmasını önlemekten geri durmayarak Myanmar’da askeri bir darbe yapılmasına imkân verdi.
Taa milenyumun başından bu yana birçok raporla Çin’in yükselişi ABD yönetiminin dikkatine sunuldu.
ABD’nin tam serbest piyasa ilkesinin belirlendiği liberal bir yönetim olması onlarca yıldır yaşadığı zenginliği beraberinde getirse de multi milyarder zenginlerin bu sıralar ABD’nin kara belası da oldu.
Her yeni seçilen başkan önlem alınması gereken birinci meselenin Çin olduğunu bilmesine rağmen kara belalarının isteklerine boyun eğdiler.
Sanırım tam bu aşamada ülkemizde yapılması planlanan bir düzenlemeye değinmekte fayda var.
Özel sektörden fonlanarak seçime giden siyasi partilerin özgürlüklerini kaybetmeleri seçim sonrasında da ülke menfaatine çok katkı sağlayamaz.
Devamı: https://www.milatgazetesi.com/yazarlar/ermenistanin-kusak-yol-zaferi-5484/
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.