Geçmişin silah pazarı Türkiye kimliğinden sıyrılmasının huzursuzluğuyla hırçın tutumunu sürdürüyor. Suriye'nin parçalanmasının piyonları olarak kullandığı PKK/PYD-YPG terör örgütünü her türlü silahla donatarak sahaya sürüp, Türkiye'nin geleceğinde söz sahibi olmak istiyor.
Terör örgütüne para akıtıyor, silahlarını, aklını veriyor, stratejisini uygulatıyor. Bunu yaparken de, NATO müttefiki sıfatını taşımaya devam ediyor ve küresel terörle mücadele öncülüğü rolünü sıklıkla vurguluyor. Kısacası hukuktan, adaletten uzak güce dayalı dayatmalarla pozisyonunu korumaya devam ediyor.
Diğer yandan Doğu Akdeniz'de oluşturmak istediği yeni sömürge düzenine Türkiye'nin çomak sokmasından rahatsızlık duyuyor. Kıbrıs adasındaki hukuksuz, adaletsiz düzeni yıllardır dayatarak, Doğu Akdeniz'de en uzun kıyı şeridine sahip Türkiye'yi, Antalya Körfezi'ne hapsetmeden yana tutum sergiliyor.
Türkiye'nin Mavi Vatan stratejisinin köreltilmesi için çaba içine giriyor. Libya ile yapılan deniz yetki alanlarına dair anlaşmanın etkisizleştirilmesi için gayretini sürdürüyor.
Bir başka rahatsızlığını Karabağ meselesinde ortaya koyuyor. 30 yıldır işgal altına zulme uğrayan Karabağ'ın Türkiye'nin desteğiyle özgürleşmesinin huzursuzluğunu yaşıyor.
Devamı: https://www.aksam.com.tr/yazarlar/prof-dr-yasar-hacisalihoglu/bidenin-turkiye-hesabi/haber-1206993
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.