Söz konusu durumun ve olayın asıl kahramanlarını ve onların maddi ve manevi şartlarını, hâletiruhiyelerini hesaba katmak zorundayız.
Sezai Karakoç’un şair, düşünür ve eylemci yönleri arasında mesafe/ler bulunduğu elbette söylenebilir ve bunu doğal karşılamak gerekir. Ancak bu mesafenin/mesafelerin çelişkiye yahut tutarsızlığa yol açtığını söylemek haksızlık olur. Her türlü haksızlıktan sakınmak gerekir.
Herhangi bir durumu veya olayı değerlendirirken sadece kendi eğilim ve tercihlerimizi esas alırsak kolayca haksızlık yapabiliriz. Söz konusu durumun ve olayın asıl kahramanlarını ve onların maddi ve manevi şartlarını, hâletiruhiyelerini hesaba katmak zorundayız.
Mona Roza, siyah güller, ak güller
Geyve’nin gülleri ve beyaz yatak
mısralarıyla başlayan o meşhur şiir, bir kitap içinde karşıma çıktığında bu mısraların şairi tarafından
Monna Rosa, siyah güller, ak güller;
Gülce’nin gülleri ve beyaz yatak.
Devamı: https://www.insaniyet.net/sezai-karakocun-kitaplasmamis-yazilari/
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.