Şanlıurfa Belediyesi ile ortaklaşa çıkarılan "Mehmet Akif İnan Kitabı", vefatının birinci yıldönümü münasebetiyle 2000 yılında hazırlanmış.
Yayına hazırlayanların Dr. Nazif Özrtük, M. Çetin Baydar, Muhsin Mete, İsmail Hacıfettahoğlu, M. Atilla Maraş olduğu kitap 208 sayfalık hacmi ile çeşitli yönlerden M. Akif İnan'a yaklaşımları içeriyor.
TYB başkanı olarak yazdığı takdim yazısında Nazif Öztürk, kitabı hazırlarken, İnan'ı bütün yönleriyle ele almaya çalıştıklarını anlatmış ve kitabı hazırlama sürecinde İnan'ın ailesiyle de münasebette bulunduklarını söylemiş.
M. Atilla Maraş, İnan'ın hayatını öğrencilik yıllarından yazı faaliyetlerine ve diğer faaliyetlerine kadar olan geniş bir çerçevede genel olarak anlatmış.
"Şiir, Urfa ve Mehmet Akif İnan Düşüncesi" bölümünde yazan Ali Fuat Bilkan'ın yazısını aşağıya aktarmakla beraber, bu bölümde onun şiiri, düşüncesi ve hareketi üzerine yazan D. Mehmet Doğan, onun edebiyatçı olarak tanındığını ama şiirlerinde bile tefekkürün ağır bastığından söz etmiş.
"Kadim Kalem Arkadaşları Mehmet Akif İnan'ı Anlatıyor" başlıklı 3. Bölümde yazan Rasim Özdenören, hastalık, ölüm, yazmak vb.konular çerçevesinde bir kaç küçük yazı kaleme almış. Erdem Beyazıt "Ağamız. Beyimiz. Ağabeyimiz" diyerek başladığı yazısında, onunla kırk yıl kseintisiz süren dostluğunu hislerinin galebe çalışıyla anlatmış. Alaattin Özdenören, onun şirinin özelliklerini kalem almış. Nazif Gürdoğan ve Hasan Seyithanoğlu'nun da yazılarının bulunduğu bu bölüm geniş bir hatırat bölümü olarak yer almış.
"Akif İnan'ın Şiiri" başlıklı dördüncü bölümde Korkut Soylu, Ramazan Kaplan, Rıfkı Kaymaz, S. Ahmet Kaya, M. Asım Gültekin yazılar kaleme almış. Portre Yazıları başlıklı beşinci bölümde Şükrü Karatepe, Arif Ay ve Mehmet Sılay yer almış. Öğretmen Mehmet Akif İnan başlıklı altıncı bölümde Oktay Çağlar, Ahmet Fidan, M. Sait Uluçay, Sendikacı Mehmet Akif İnan başlıklı yedinci bölümde M. Fatih Uğurlu yazmış.
Kitap "Konuşmaları ve Şiirlerinden seçmeler" başlıklı sekizinci bölüm ile "Ardından Yazılanlar ve Söylenenler" başlıklı dokuzuncu bölümle ve kendisine ait fotoğraflarla son bulmuş. Dokuzuncu bölümde yer alan Ahmet Kabalı'nın yazısını da Ali Fuat Bilkan'ın yazısından sonra aktarıyoruz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.