Ömrümüz bittiğinde kesin ebedi âleme göçeceğiz. Dünyada kaldığımız sürece hepimizin Hz. Allah (C.C)’a karşı vazifelerimiz vardır. Bunların en başında Müslümanlar arasında kardeşliği, birliği tesis edebilmek için imkânlar ölçüsünde çalışmak, kesinlikle fitneden ve fitnecilerden uzak durmaktır. Ayeti kerimenin ifadesi ile “Fitne katilden daha şiddetlidir.” Müslümanlar ve dünya üzerinde bulunan bütün Müslümanlara ve İslam devletleri aralarında İslam’ın emir ettiği ve istediği kardeşlik ve birliği kuramazlarsa, hiçbir zaman huzuru bulamazlar.
Bugün dünya üzerindeki Müslümanların en büyük sıkıntısı budur. İslami birlik bozulmuş, İslam kardeşliği terk edilmiştir. Ne kadar yazık ki, birçok yerde Müslüman Müslümanı boğazlıyor, kardeş kanı akıtıyorlar. Rabbim bir an öce uyanmamızı nasip eylesin. Bizlere hak ve hakikati görerek İslami birliği yaşamak ve yaşatmak için gayret edenlerden olmayı nasip eylesin. Buyurun birlikte okuyalım:
“Disiplinsiz bir ordunun zafere kavuştuğu ne zaman duyulmuştur? Nizamsız bir milletin, istiklâlini koruyabildiği hangi asırda işitilmiştir? Artık anlamamız gereken hakikat, güneş gibi karşımızdadır: Askeri disiplin ordunun, İslami disiplin milletin temelidir. Askeri disiplin, kayıtsız şartsız astın üste itaati ve talimata riâyetidir. Fakat İslâmi disiplin, millet fertlerinin birbirlerini kardeşlik duygularıyla sevmeleri, saymaları ve bu sevgi bağlarıyla dini varlığını ve milli bünyesini daima kuvvetli tutmalarıdır. Bu kardeşlik gevşedikçe disiplin zayıflar, fertler çözülür ve nihayet dini ve milli bünye zayıflar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.