Haksız karar sonrasında, kafamıza saksı düşmüşçesine, UEFA'nın (Almanların, Fransızların, Avusturyalıların) görmeye bile tahammül edemediği Bozkurt'un aslında Türk milletinin simgesi olduğunu hatırlamış olduk.
Türkiye ve Türkler söz konusu olduğunda Avrupa'nın kurumsal/geleneksel terbiyesizliklerinin bir yansımasıydı UEFA'nın 'ilkesiz' tutumu.
Ama ne oldu?
Bozkurt işaretinin yalnızca bir siyasi düşünceye değil, bütün Türk milletine ait tarihsel ve kültürel bir işaret olduğunu anımsadık.
Bu sefer 7'den 70'ye herkes UEFA'ya tepkisini bozkurt işareti yaparak gösterdi.
Uyuyan Bozkurt tabiri caizse uyandı; bir şerden (inşallah) hayır doğdu.
İsrail'in Gazze saldırıları da dünya halklarının uyanışına vesile olması bakımından benzer bir etkiyi göstermedi mi?
İsrail, neredeyse bir yıldır, insanlık tarihinin en vahşi soykırımlarından birine imza atıyor ancak kendi itibarını da yerle bir ediyor.
İdeolojik Yahudiliği, parayı ve gücü her şeyin üstünde tutan İsrail, insanların medeniyet algısında ve vicdanlarda tamiri mümkün olmayan hasarlara yol açtı.
Hazır bu konuya gelmişken, geçen hafta içinde yayınlanan "Kültür Sanat Camiasının Soykırımcı İsrail'e Karşı Tutumu (Dünya ve Türkiye)" başlıklı rapordan bazı tespitlerle devam edelim.
Devamı:https://www.aksam.com.tr/yazarlar/bedir-acar/siyonizme-komisyon-odeyen-asker/haber-1488304
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.