Hamdullah Işık: “Kul’a Bela Gelmez; Hak Yazmayınca…”

Hamdullah Işık: “Kul’a Bela Gelmez; Hak Yazmayınca…”
“Bir musibet, bin nasihata bedeldir” atasözünü kale almıyoruz…

Son dönemlerde meydana gelen depremlerden, savaşlardan, salgın hastalıklardan ders çıkarmıyoruz…

Bir de şöyle bir söz vardır; “Kul’a bela gelmez; Hak yazmayınca. Hak bela yazmaz; Kul azmayınca…”

Evet, Kul belaya, musibete müstahak olmadan, Allah (c.c.) O’nu her türlü kaza, bela, hastalık gibi musibetlerden muhafaza eder…

Bilindiği bir yıla yakındır Rabbülalemin Kullarını zorlu bir sınavdan geçiriyor…

Hem de dünyadaki dinli, dinsiz, kafir, müslüman, amir-memur, kadın-erkek, küçük-büyük demeden hepsini…

Hatta Kabe’yi tavafsız, Camilerin çoğunu Namazsız bırakarak… Ezanlar bile değiştirilerek…

Yüce Yaratan; birkaç yıl önce “Kuş Gribi” denilen bir musibeti peyda etti. Ardından “Domuz Gribi” Şimdi de; üstüste yaşanan depremler, gayri insani, gayri ahlaki, gayri hukuki savaşlar, evinden-yurdundan edilen milyonlarca insanlar ve nihayetinde tüm dünyayı etkisi altına alan “Coronavirüs”

İnsanların başını iki eli arasına alıp, tefekkür, tevekkül etmesi gerekirken; bu korkunç krizi fırsata çeviren parazitler var… Sanki bu bela onların kapısını çalmayacak gibi her türlü ihtiyaç maddesini fahiş fiyatlarla satanlar var…

Her şeyde, herkesten korkup; Allah (c.c.) dan korkmayanlar var...

 Virüsü yaratan;  Allah C.C.

Virüsten hastalık bulaştıran; Allah C.C.

Hastalığa şifa veren; Allah C.C.

Öldüren; Allah C.C.

“Alma mazlumun ahını; Çıkar aheste aheste…”

Hadi kafir dediğimiz, gayrimüslim dediğimiz insanları geçelim. Hadi kendilerine sığınmak isteyen mültecilerin botlarını batıran, öldüren Yunanistan gibi kafirleri geçelim…

Müslüman olanlara ne demeli?..

Gerçi müslüman olabilmek için; önce insan olmak lazım.

İnsan olabilmek için; adam olmak lazım.

Adam olabilmek için; Erdemli olmak lazım.

 Erdem için; edep lazım.

Edep için; terbiye lazım.

Terbiye için; iyi aile lazım.

İyi aile için; asalet lazım.

Asalet için; feraset lazım.

Feraset için; akıl lazım.

Akıl İçin beyin lazım.

Beyin için; kafa lazım.

Kafa İçin; beden lazım.

Beden için; ruh lazım.

Ruh İçin; Ölüm lazım.

Ölüm için; Kabir lazım.

Kabirde; Münker ile Nekir lazım.

Müminler için; Cennet lazım.

Kafirlere ve Münafıklara; Cehennem lazım…

“Bizi aldatan, bizden değildir” diyen bir peygamberin ümmeti nasıl böyle vicdansınız, merhametsiz, adaletsiz olabilir… “ Komşusu açken, tok yatan bizden değildir” diyen Resulun ümmeti nasıl böyle vurdumduymaz, menfaatperest, kör ve sağır olur…

Bakın ne hallere düştük!?..

Sevdiklerimize sarılamaz olduk…

Çocuklarımızı öpemez olduk…

Mahşer günü misali insanlar biribirinden kaçar oldu… Hiç düşünmez miyiz Neden?...

Rabbim zalimleri kahr-u perişan eylesin, mazlumlara, muhacirlere, fakir-fukaraya, garip-gurebaya yardım eylesin…

Biz de; Otokontrol edip, kendimize gelelim. Biz müstahak olmazsak; Hak bela vermez…

Elbette ki Devlet olarak, Millet olarak bu menfur süreçte tedbirli olmalı, temizliğe azami gayret göstermeliyiz. Zaten İslam dini temizlik dinidir. “Temizlik İmanın Yarısıdır” hadisi şerifi her şeyi açıklıyor… Tedbir gerek ancak; Allah (c.c.) istemezse; Tedbir, Takdiri değiştirmez… Selam ve Saygılarımla…

Bu haber toplam 1096 defa okunmuştur
  • Yorumlar 7
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Diğer Haberler
    Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
    Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim