Dağına taşına işleyen bu ruh, Türk’üyle Kürd’üyle ecdadımızın bize bıraktığı kutlu bir emanettir. Bizlere düşen görev, bu emaneti korumak ve Malazgirt ruhunu yeni nesillere aktarmaktır.
Bu ruhun çağdaş temsilcilerinden biri, vefatının 6. yılında rahmetle andığımız Kültür Bakan Yardımcımız Prof. Dr. Haluk Dursun olmuştur. Hocamız, devlet adamlığının ötesinde, bir kültür insanı olarak Malazgirt’in, Çanakkale’nin, Sakarya’nın, Sarıkamış’ın ve Ahlat’ın ruhunu gençlerimize taşıma gayretiyle ömrünü tüketmiştir.
2019 yılında Malazgirt’te gerçekleştirdiğimiz programa teşrif ederek yaptığı o unutulmaz konuşma, bugün hâlâ kulaklarımızda çınlamaktadır.
Hayatını Tuna’dan Nil’e, Nil’den Dicle’ye uzanan bir tarih şuuru inşa etmeye adayan Haluk Hoca, son yıllarında Anadolu’nun doğusunda, kardeşliği pekiştirmek için gayret göstermiştir. Gençleri doğudan batıya, batıdan doğuya taşıyarak tanıştırması, kültür köprüleri kurma idealinin en güzel tezahürüdür.
Malazgirt’te TYB programında yaptığı veda konuşmasından kısa süre sonra ebediyete irtihal eden kıymetli hocamız, bizlere hem bir miras hem de bir vasiyet bırakmıştır. O gün dile getirdiği sözler, yalnızca bir hitap değil, aynı zamanda bir kültür yürüyüşünün pusulasıdır.
Türkiye Yazarlar Birliği İstanbul Şubesi olarak, merhum Haluk Dursun’un aziz hatırasını yaşatmayı kendimize borç biliyoruz.
Mekânı cennet, ruhu şâd olsun.
Mahmut Bıyıklı
Türkiye Yazarlar Birliği
İstanbul Şube Başkanı
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.