Her iki CHP’li büyükşehir belediye yönetiminin ‘kötü’ performanslarına baktığınızda, “Böyle bir sorunun gündeme bile gelmemesi lâzım!” diyorsunuz.
“AK Parti, İstanbul ve Ankara’yı kazanacak, bu belli de, acaba ne kadar fark atarak kazanacak?” diye sormamız gerekiyordu aslında.
Gelinen nokta öyle değil.
Çok çekişmeli geçmesi bekleniyor her iki seçimin de, CHP’li belediye yönetimlerinin olanca başarısızlıklarına rağmen.
Öyle bir başarısızlık tablosu ki bu, en koyu CHP seçmenine “Yapılanlardan şöyle dişe gelir üçünü sayar mısın?” diye sorduğunuzda karşılık alamıyorsunuz.
Oylarını “mevcuda” vereceklerini söyleyenlerin büyük bir bölümü “Erdoğan karşıtlığı” ile motive oluyor.
Bu çok etkili bir motivasyon kaynağı…
Ak Parti bu seçimde ağır bir yenilgi aldığı takdirde, ülkenin “erken seçime” gitmesi mümkün olabilirmiş…
Hatta…
“Bu seçimi alalım, Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri en geç 2026’da tamam!” diyenleri görüyorum.
O tarafın motivasyon kaynağı belli.
Ya, AK Parti’nin?
Özellikle İstanbul ve Ankara’nın CHP’li yönetimlerden kurtulmasını sağlamak..
“Fetret Dönemi”ni sona erdirmek..
Bunlar bir ölçüde motive ediyor.
“Milliyetçi” söylemlerin bu seçimdeki etkisi nispeten az.
Devamı: https://www.milatgazetesi.com/yazarlar/istanbul-ankara-yerel-secimde-ne-olur-4494/
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.