• İstanbul 12 °C
  • Ankara 12 °C

TYB Başkanı Arıcan: Srebrenica soykırımı, dünya siyasetinin utanılacak kara bir lekesidir

TYB Başkanı Arıcan: Srebrenica soykırımı, dünya siyasetinin utanılacak kara bir lekesidir
Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkanı ve Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, onursal başkanı olarak katıldığı “1. Göç, Sürgün ve Soykırım: Srebrenica Boşnak Soykırımı” sempozyumunun açılışında konuştu.

VI. Uluslararası Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Sempozyumu üst başlığında 7 Temmuz 2023 tarihinde başlayan ve iki gün sürecek programda konuşan Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan’ın konuşma metnini yayınlıyoruz.

***

Balkanlar ve Boşnaklar’a Dair (Evlad-ı Fatihan)

Çok kültürlü, çok milletli, çok dinli, çok dilli, çok tartışmalı, çok sesli bir coğrafya; Balkanlar...

Balkanlar, tarihin pek çok döneminde, coğrafi bir alan adı olarak anılmaktan ziyade, siyasi bir mesele olarak, tarih sahnesinde yerini almıştır. Balkan toprakları, Türkiye sınırları dışında ve farklı bir coğrafyada olsa da ağırlıklı olarak, Osmanlı İmparatorluğu döneminden başlayarak, Türk izlerini ve ruhunu, en derin ve güçlü şekli ile yaşayan bölgelerden birisidir.

Türkler, 14. Yüzyılın ortalarından itibaren, Balkanlar’a damgalarını vurmaya başlamışlardır. Türklerin gelişi, Tuna’nın güneyindeki Balkanlar’ın, yapısını ve kimlik özelliklerini belirleyen başlıca olaylardan biri olmuştur. Bu sebeple, Balkan tarihini, Türkler’den ve Türk tarihinden ayrı tutmak mümkün değildir.

1878-1970 yılları arasında üç büyük göç dalgası halinde, İstanbul dahil olmak üzere, Anadolu'nun hemen her karesine dağılan ve sayıları yüzbinlere ulaşan Balkan göçmenleri, göç sürecinde açlık, yokluk, sefalet, salgın hastalıklar ve örneklerini çoğaltmamızın mümkün olabileceği pek çok etken ile mücadele etmek durumunda kalmışlardır.

Birbirleri ile yakından bağlantılı ve çözümü de kısa sürede tamamlanması güç sorunları yeni yerleşim alanlarında da yaşamaya devam ederek, bir yandan yaşamlarını idame ettirmeye çalışırlarken öte yandan da yeni vatanları olarak benimsedikleri topraklarda Türkiye Cumhuriyeti Devleti halkının kültürlerine adapte olma gayreti içerisine girmiş, Türkiye Cumhuriyeti'ndeki kültürel, sosyal, beşeri, ekonomik gibi pek çok yapıya uyum sağlamayı düstur edinmişlerdir.

Doğdukları toprakları terk etmek durumunda kalan yüzbinlerce Balkan göçmeni, uğruna ölebilecek kadar ait hissettikleri Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni koşulsuz çok severek, vatanın ‘’bölünmez’’ bütünlüğünü korumak adına uğruna azımsanamayacak miktarda şehitler vermişlerdir. 

Unutulmamalıdır ki; Balkan tarihi Türk tarihi ile çok sıkı bağlantılıdır. Balkan topraklarında, sayıları hiç de azımsanamayacak miktarda; akan kanımız, gözyaşımız, hasretimiz, özlemimiz, gurbet acımız ile bütünleştirdiğimiz Türk ve Müslüman toplumlar yaşamaktadırlar.

Osmanlı İmparatorluğu’ndan miras; Anadolu’dan Balkanlar’a yerleşenyerleştirilen Evlad-ı Fatihan’ın varlığı ile Türkiye’nin dört bir yanına yerleşen göçmen Türk ve Balkan toplumlarının akrabalık münasebetleri ve sıkı gönül bağları mevcuttur.

Srebrenica Boşnak Soykırımına Dair

Bizler; ‘’Çocukları küçük kurşunla öldürürler değil mi anne?’’ Srebrenica Boşnak Soykırımı’nda öldürülen dört yaşında bir çocuğun, ölmeden önce annesine sorduğu bu naif soruyu unutamayız.

Bizler; Ratko Mladic’in; "Srebrenica Boşnak Soykırımı" öncesinde söylediği, "İşte 11 Temmuz 1995'te Sırp şehri Srebrenica'dayız. Büyük bir Sırp Bayramı arifesinde iken bu şehri Sırp Milletine armağan ediyoruz. Nihayet, Yeniçeriler’e karşı ayaklanmasından sonra bu topraklarda "Türkler"den intikam almamızın vakti geldi" meşhur söylemini unutamayız.

Unutur isek, Alija’nın dediği gibi; “Savaşta büyük zulme uğradınız. Zalimleri affedip affetmemekte serbestsiniz. Ne yaparsanız yapın ama soykırımı unutmayın. Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır.” Bizler Alija felsefesini yürekten hissedebilen bir milletin evlatlarıyız.

‘’Ve her şey bittiğinde, hatırlayacağımız tek şey; düşmanlarımızın sözleri değil, dostlarımızın suskunluğu olacaktır’’ diyen Aliya, Türk Milleti’nin desteğini ve gücünü de daima yanlarında hissettiklerini her alanda ifade etmiştir.

Bosna-Hersek Halkı Ratko Mladic’in sözlerine karşı Alija Izetbegović’in; ‘’Bize yapılan Soykırımı unutursak bunu bir daha yaşamaya mecburuz, size; asla intikam peşinde koşun demiyorum ancak yapılanları da asla unutmayın!’’ sözlerini düstur edinmişlerdir.

Türkiye’de yaşayan Bosna Sancak kökenli, Türkiye Cumhuriyeti Devleti Vatandaşları olan Boşnaklar başta olmak üzere tüm Balkan kökenli kardeşlerimiz ile birlikte Türk Halkı da ne Bosna ne Sancak ne de Balkan topraklarının tek bir karış toprağını unutmadı. Nefes aldığımız sürece Aliya İzetbegovic’i, Srebrenica Boşnak Soykırımını ve Evlad-ı Fatihan’ı Unutmayacağız!

 

Sırpların, Srebrenica’da plânlı bir şekilde Müslüman Boşnakları katlederek etnik temizlik yapmış oldukları demografik yapının değiştirilmesinden de anlaşılmaktadır. Öyle ki işgalciler, 1991’de nüfusun %65’ini Boşnakların oluşturduğu Bosna Hersek Cumhuriyeti’nin %70’ini işgal etmişlerdir. Özellikle Doğu Bosna’daki Müslümanlar %65-%70 oranıyla nüfusun büyük bir çoğunluğunu teşkil etmekteydi. Fakat savaştan sonra Srebrenica ve çevresindeki bu oran %2’ye düşmüştür.

Srebrenica Boşnak Soykırımı, II. Dünya Savaşı’ndan günümüze Avrupa topraklarında çağcıl toplumların gözlerin önünde yaşanan en büyük vahşet, en acımasız katliam ve en zalim etnik temizliğin adıdır. Sivil Boşnakların sistemli bir şekilde, belirlenen plân ve program dâhilinde katledilmesidir. Ancak, bu insanlık suçu karşısında Avrupa devletleri, ABD, BM ve NATO seyirci kalmışlardır. Hatta güvenli bölge olarak ilân edilen Srebrenica’da Boşnakları korumakla görevli olan Hollanda Askerî Birliği, komutanları Albay Karremans’ın emriyle, Potoçari askerî kampına sığınan Boşnakları zorla Sırplara teslim ederek katliama yardımcı olmuştur. Bu sebeple Srebrenica soykırımı, Avrupa ve dünya siyasetinin her zaman utanılacak bir kara lekesi olmaya devam edecektir.

Bir gecede bir şehrin öldürüldüğü Srebrenica Boşnak Soykırımını, Alija İzetbegovic’i ve tüm Srebrenica şehitlerimizi, katledilen tüm kardeşlerimizi rahmet ile anıyoruz. Allah bizlere böyle acıları, tekrar yaşatmasın.

                                                             Bosna Hersek / Tuzla/ 7 Temmuz 2023

4-(6).jpg1-(19).jpg2-(8).jpg3-(5).jpg

Bu haber toplam 263 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim