Bu kitabın yazılış amacı, kimlik ve kişilik değiştirici bu müdahaleleri doğru bir zeminde değerlendirmek.”
D. Mehmet Doğan, “zorla kültür değiştirmenin sonuçları ile biz ve bizden sonrakiler gerçek anlamda karşı karşıya kaldı. Öncekiler ortak metinler okumuşlar, klasik mûsikîmizle haşır neşir olmuşlar ve tezyinî-plastik sanatlarımızı hayatlarının bir parçası olarak hissetmişlerdi. Cumhuriyet’in ikinci kuşağı olarak biz bunlardan tamamıyla mahrum kaldık. Bu dayatmalarla ilgili tepkilerimizde de farklılaşmalar ortaya çıktı” diyor.
Yazara göre bu farklılaşmalar tamamen “dil” merkezli.
Kitabın tanıtma yazısında şöyle deniyor: “Zorlayıcı değişime boyun eğip, birikimden vazgeçerek sırf dinî kavrayışla meseleyi halletmek yönündeki ‘radikal’ görünümlü/iddialı tavrın kısırlığı artık daha iyi anlaşılabiliyor. Dinin kültürleşmesi, yaşanması, hayatı bir şekilde idare etmesi asla ihmal edilemeyecek bir sosyal gerçekliktir. Medeniyet inançların, kültürlerin kendini ifade etme tarzıdır. Bunun inkârı ise, günümüzde selefilikten radikalliğe ve ışidciliğe kadar varan bir vandalizmle kendini göstermektedir.”
“Kitap ismini, daha önce bir toplantı vesilesiyle kaleme aldığımız bir makaleden alıyor: “Neden klasiklerimiz yok?”
“Bu sorunun temel yazılı metinlerimizi aşan bir tarafı olduğunu da belirtmek istiyoruz. Bu yüzden kitapta klasik mûsıkîmizle ve klasik sanatlarımızla ilgili yazılar da yer alıyor.”
Neden klasiklerimiz yok kitabının son bölümünde Türk edebiyatının şiir, hikaye, roman ve fikir alanında en önemli 99 eserinin listeleri yer alıyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.