Bu şehir, kadîm bir şehirdir. Tarihte kültürün, sanatın merkezi olmuş, ender şehirlerdendir. Şehrin bu vasfını küçümsemek, söyleyeni yükseltmez, olduğu konumdan daha da düşürür. Bu şehrin tarih-kültür-sanat alanında ilk sıralarda yer alması, tesadüfi de değildir, olmaktan uzaktır.
Bu şehir, dünden bugüne miras gelen tarihi, dini ve kültürel değerleriyle tartışmasız, dünya şehirleri arasında ilk sıralarda yer almayı hak etmiş bir şehirdir.
Bu şehir, medeniyet kuşağında bulunması sebebiyle semavî dinlerin merkezinde seçkin yere sahiptir. Semavî dinlerin yanında beşerî dinlerin de ilgi odağı olmuştur.
Bu şehir, kalesiyle halen konuşulan, mimarisiyle gündemde olan stratejik önemiyle gündemden düşmeyen bir şehirdir.
Bu şehir kalesi her ne kadar korunmamışsa, burçlarıyla surlarıyla tarihten gelen tahribatlara göğüs germişse de insan tahribatına yenik düşmüştür.
Bu şehrin mimarisi kendisine özgü bir dokuya sahip idiyse, son elli senenin ve özellikle otuz senenin hoyratça ilgisizliği-beceriksizliği-
vurdumduymazlığı bugün bitme noktasına gelmiştir.
Bu şehir, şimdi de enkaz olarak duran tarihi ve kültürel zenginliğin 33 medeniyet ile taçlanması karşısında şaşırmaktadır, şaşırtmaktadır, araştırmacıları, bilenleri.
Bu şehrin medeniyet dünyasında Mezopotamya Dönemi, Roma Dönemi ve İslam Dönemi söz konusudur.
Mezopotamya Dönemi çok inançlı, çok milletli bir medeniyettir. Roma Dönemi Medeniyeti pagan inanış yanında İsevî inancı da içine almaktadır. Grek-Roma, hem doğu hem batı coğrafyasında hüküm sürmüştür. İslam Dönemi, farklı milletlerin aynı inanca mensubiyetine dayanır.
İyi ve hoş, güzel de 33 medeniyet ifadesine şehrimizi layık görmez miyiz? Elbette görürüz de 33 medeniyeti, dünya bu güne kadar görmemiştir, aslında.
Amerika’da İnka ve Aztek Medeniyetini kabul ederiz, genelde. Amerika Medeniyeti söz konusu olmaz, olmaz da… Akdeniz için “Akdeniz Uygarlığı” denir, doğrudur. “Doğu Medeniyeti” ve” Batı Medeniyeti” denilince, meram anlaşılır.
Medeniyet, bulunulan coğrafyaya, millete ve ırka göre isimlendirilebilir: Mısır Medeniyeti, Aztek Medeniyeti, Fars Medeniyeti, Mezopotamya Medeniyeti, Asur Medeniyeti,..
Bulunduğumuz il için, Diyarbakır için “otuz üç medeniyetin beşiği” ifadesi, moda bir ifade haline geldi. Otuz üç medeniyetin açılımını sorduğumuzda ilimizde egemen olmuş, on seneyi bile bulamayan devletin adı vardır, beyliklerin adı vardır.
Medeniyet, çarşıda-pazarda alınıp satılan ucuz, herkesin kullandığı bir ifade olalı, biz bu sayıyı elliye tamamlarız, evvel-Allah!.. “Mezopotamya Medeniyeti, Roma ve İslam Medeniyeti “ desek sayı üç olur, az gelir. Aslında doğrusu da budur. Millet açısından, bu sayıyı beşe çıkartmak mümkündür. İçine Arap, İran, Türk, Kürt ve Roma girer.
Kalkıp otuz üç sayısını icad edenleri biz haksız görmüyoruz. Daha önce bu sayı, 24 idi, 26’ya çıkarıldı. Bari bu konuda işi ehline bırakalım… Medeniyet sayısını artırdıkça Diyarbakır Kalesi’nin ve eski mimarî’nin haline bakıp utanmıyor muyuz? Camii olduğunu resmî belgelerle ortaya koyulan mekânlara itirazları olanlar, medeniyetin ne olduğunu biliyor mu? Madem otuz üç medeniyet var-biz sayının elliye çıkartılmasını isteriz- bu şehrin hali nedir, böyle? Utanma pahasına bu şehir, bu duruma gelir mi?
Kılavuz kargadan seçilince, kişinin itiraz hakkı doğmazmış. Bu şehri kadayıfla, karpuzla, türküyle şarkıyla tanıtırsanız, medeniyet sayısı elliyi bulur. Bilgisizliğin bu tarzda tavan yaptığı şehirde, “Şehir tarih, kültür ve sanat şehridir.” dendi mi ol zaman, “ Otuz medeniyet kadar başınıza taş düşsün emiii!.” deme hakkımız doğar mı? Bakarsınız hakkımızda şehri sevmemekten dolayı davalar açılır… Otuz üç medeniyetin yaşandığı şehri kabul etmeyen ben, alacağım emekli maaşıyla tüm tazminatları sıraya bırakır, gerçekten ölünceye kadar ödemeye hazırız.
Biz senelerdir Şehir Araştırmaları Merkezi’ni kurmak için çaba harcadık. Çok şükür kurulan merkezimiz, yerinde hizmet vermeye başladığında şehrimiz ve diğer şehirler için birçok araştırma ve projeyle şehir araştırmalarına yeni bir bakış açısı getirecek ve bu tarz akla-mantığa uymayan absurd adlandırmaları, yanlışlıkları tespit ederek, doğruları olduğu gibi sizinle paylaşmaya devam edecek.
06.05.2014
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.