Bu açıdan Sisi cuntasının 14 Ağustos 2013’te gerçekleştirdiği Rabia katliamı Baas diktasının Doğu Guta katliamını gerçekleştirebilmesi için ona cesaret vermiş, önünü açmıştı. Buna karşılık Doğu Guta katliamı da Sisi cuntasının gerçekleştirdiği korkunç katliamın üstünü örtmüş, insanlık artık Sisi’nin Rabia katliamını gündem dışına çıkarıp Baas diktasının kimyasal silahlarla gerçekleştirdiği Doğu Guta katliamını konuşmaya başlamıştı. Tıpkı bugün siyonist canavarların Gazze’de gerçekleştirdiği korkunç katliamlar, aç bırakma uygulamaları ve daha başka zulümler, Beşşar Esed’in ve Sisi’nin geçmişte gerçekleştirdiği katliamları perdelediği gibi. Ancak daha önce bir yazımızda da dile getirdiğimiz üzere siyonist katillerin bu derece cüretkâr olabilmeleri için önlerini açan ve önlerine kötü örnekler koyanlar yerli diktatörler olmuştur.
İlginçtir ki Baas rejimini, tüm vahşiliklerine rağmen desteklemekte ısrarlı olanlar Doğu Guta katliamına rağmen bu ısrarlarını sürdürdüler.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.