Van Valiliği, Van Büyükşehir Belediyesi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi ve Türkiye Yazarlar Birliği iş birliğinde düzenlenen bilgi şöleninin açılışında konuşan Van Vali Yardımcısı Adem Balkanlıoğlu böyle önemli bir bilgi şöleninin Van’da düzenlenmiş olmasından büyük memnuniyet duyduklarını söyledi.
Van'ın kadim bir geçmişe ve stratejik öneme sahip olduğunu belirten Balkanlıoğlu, "Bilgi şölenin ilimizde düzenlenmesiyle ayrı bir mutluluk yaşadık. Van aynı zamanda harika doğası ve misafirperver insanlarıyla öne çıkıyor. El ele vererek ilimiz ve vatandaşlarımız için güzel işlere imza atmak bizim için onurdur. Programın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ederim.” diye konuştu.
Doğan: Geçmişi bilmek arzusu, geleceği merak hevesi kadar güçlüdür
TYB kurucu ve şeref Başkanı D. Mehmet Doğan yaptığı konuşmada; “Roman hayli geç ortaya çıkmış edebiyat türlerinden, fakat çok ilgi görmüş ve hızla yaygınlaşmıştır. İnsanın hem şahsî macerası, hem de toplu yaşayışından çıkarılan konular romanları besliyor. Böyle olunca tarihle romanın birlikteliği kaçınılmaz hâle geliyor. Tarih, insanın vazgeçilmez tutkusu. Kendini en fazla bugüne ait görenler dahi tarihten kopamıyor. Tarih toplumun hâfızası. Hafızasız kişilik teşekkül etmez, geçmişi olmayanın bugünü olmaz, insan dostunu düşmanını bilemez. Ne kadar kaçsanız, geçmişiniz, tarihiniz sizi takip eder. Geçmişi bilmek arzusu, neredeyse geleceği merak hevesi kadar güçlü. Romanı besleyen tutkulardan biri de hiç şüphesiz budur.” dedi.
Doğan: Bir yılda binden fazla roman yayınlanıyor
Türkiye’de son yıllarda roman türünün yükselişte olduğunu, bir yılda bin veya daha fazla roman yayınlanması üzerinde düşünmesi gereken önemli bir konu olduğunu belirten Doğan sözlerini şöyle sürdürdü:
İlk “Milletlerarası Tarihî Roman ve Romanda Tarih” bilgi şöleninin on dokuz yıl önce düzenledik. O tarihten bu yana köprünün altından çok sular geçti; başka bir söyleyişle çok romanlar yazıldı! Bu sözde asla abartı yok: Son yıllarda Türkiye’de her sene binin üzerinde roman yayınlanıyor ve tarihî romanlar bu sayının küçümsenemeyecek bir nispetini oluşturuyor. Sadece tarihî roman değil, tarihî romanlardan yapılan filmler ve diziler ve tarih dizileri...Elbette bunlar on dokuz yıl önce de vardı, fakat bu nispette değil. Tarihin ne şekilde olursa olsun bu ölçüde aktüelleşmesi elbette üzerinde durulması gereken bir husus.”
Doğan: İlmin konuşmadığı zamanlarda edebiyata iş düşer
Konuşmasında tarihi roman yazarları ve edebiyata ilişkin önemli açıklamalarda bulunan D. Mehmet Doğan
“Büyük romancılarımızın tarihe yönelişinin bilhassa yakın tarihle ilgili gerçekten kaçışa bir tepki olduğunu düşünebiliriz. Resmî tarih bize kendi sentetik gerçekliğini dayatıyor. Bunun inanç seviyesinde bir telkin olduğunu, bütün öğretim kademelerinde hâlâ Atatürk ve inkılâp tarihi dersleri okutulduğunu dikkate alırsak, neredeyse bu alanın tamamıyla araştırma inceleme ve gerçeklere ulaşma imkânlarının dışında tutulduğunu söyleyebiliriz. Hollandalı tarihçi, yakın tarihimizle ilgili değerli kitapları olan Erik Jan Zurcher, Türkiye’de kemalist tarihçiliğin gittikçe katılaştığını, ortodoks bir tarih görüşü haline geldiğini söylemekte haklıdır.
İşte böyle ilmin konuşmadığı/konuşamadığı zamanlarda edebiyata iş düşer. Kemal Tahir’in, Tarık Buğra’nın yakın tarih romanları anlattıkları dönemi kavrama yönünden birçok araştırma inceleme kitabından edinilemeyecek doğru sonuçlara götürür okuyucuyu.” diye konuştu.
Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü, TYB Genel Başkanı Prof. Dr. Musa Kâzım Arıcan ise konuşmasında, “bilgi şöleninin gerçekleşmesinde emeği geçen, Van Valiliğine, Van Büyükşehir Belediye Başkanlığına, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesine ve bu kurumlarımızla genel merkezimiz arasında diyalog kurarak şölenin gerçekleşmesinin zeminini hazırlayan Ali Bal beye teşekkür ediyorum.” dedi.
TYB’nin faaliyetleri hakkında da bilgi veren Genel Başkan Arıcan şöyle konuştu: Yüzyıllar boyunca milletimize kimlik ve aidiyet kazandıran kültürümüz, sanatımız, dilimiz, edebiyatımızla ilgili yaşatıcı faaliyetler yaparak, bu mirası bize bırakan geçmiş büyüklerimiz ve yaşayan değerlerimizi korumak, gündemde tutmak sorumluluğunu üstlendik.”
Konuşmasında tarih ve tarihi roman ilişkisine de değinen Arıcan, “Tarih nasıl ele alınacak? Tarih bir bilim mi? Bir sanat mı? Ünlü filozof Leopold von Ranke “Tarih sadece bir bilim olmayıp tarih aynı zamanda bir sanattır” diyor. Son kırık yıldır yaşanan gelişmelere baktığımız zaman ise tarihin bir edebiyat olduğu şeklinde yaklaşımlar var. Belki şunu söyleye biliriz; tarihin romana nasıl yansıdığı, romandaki tarih algı ve tasavvurlarının ne şekilde olduğu önemli.” ifadelerini kullandı.
Arıcan: Yüzyılımızın romanını, tarihini yazmalıyız.
Cumhurbaşkanın açıkladığı “Türkiye Yüzyılı” na da değinerek konuya ilişkin edebi eserlerin yazılması gerektiğine vurgu yapan Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan sözlerini şöyle sürdürdü:
“2023 ülkemiz ve tarihimiz için önemli bir dönem. Hem Cumhuriyetimizin yüzüncü yılı yaklaşırken hem de Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarafından ilan edilen “Türkiye Yüzyılı” programını dikkate aldığımızda iyi bir tarihi roman yazma seferberliğinin başlayacağı bir dönemdeyiz. Yüzyılımızın romanını, tarihini yazmalıyız.”
Arıcan: Bu milletin kardeşliğine, birliğine, dirliğine halel getiremeyecekler.
Arıcan, kültürün, sanatın ve edebiyatın bir toplumun manevi cephesinin güçlendirilmesindeki rolünü bilerek çalışmalarını yürüttüklerine vurgu yaparak sözlerine şöyle devam etti: "Anadolu'da kültürel hayatın canlanması için gayret gösteriyoruz. Beyoğlu'ndaki patlamayla kardeşliğimize kastedilmek istendi. Bu menfur saldırıyı lanetliyorum. Ne yapılırsa yapılsın bu milletin kardeşliğine, birliğine, dirliğine halel getiremeyecekler. Bilgi şölenimizin, akademik gelişimlere, kardeşliğimize ve birliğimize katkı sağlayacağını düşünüyorum."
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Şenay Baydaş da önemli bir programa ev sahipliği yapmanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Her okuyucunun yolunun mutlaka tarihi bir romanla kesiştiğini kaydeden Baydaş, "Bugün usta yazarlar ve sanatçılar nazarında tarihin en güzel şekilde yorumlanmasına imkân veren eserler, geleceğe dair perspektifler sunması açısından önemlidir." diye konuştu.
Açılış konuşmalarından sonra ülkemizin dört bir yanından Van’a gelen tarihi roman yazarları, akademisyenler, tarih araştırmacılarının sundukları bildirilerle bilgi şöleni devam etti.
Haber: Mahmut Erdemir * Fotoğraflar Mustafa Ekici
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.