• İstanbul 12 °C
  • Ankara 11 °C

D. Mehmet Doğan: TYB'nin 1978 yılından beri ısrarlı bir Mehmed Âkif vurgusu var

D. Mehmet Doğan: TYB'nin 1978 yılından beri ısrarlı bir Mehmed Âkif vurgusu var
Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Şeref Başkanı ve Mehmet Âkif Ersoy Araştırmaları Merkezi Başkanı D. Mehmet Doğan'ın "Mehmed Âkif, Âsım ve Gençlik Bilgi Şöleni"ni açış konuşması.

Mehmed Âkif Ersoy’u bir vefat yıldönümünde yine yâd ediyoruz. Her ne kadar vefat yıl­dönümü yarın, bu vesileyle de görünse de onu hatırlamamız bir ölüm yıldönümü hatırla­ması değil. Bundan 90 yıl önce yayınlanmış olan Mehmed Âkif’in Safahat külliyatı içinde en önemli eseri addedilen Âsım neşri dolayısıyladır.

90 yıl önce yani 1924 yılı Ağustos'unda Mehmed Âkif’in Safahat’ının 6. kitabı Âsım ya­yınlandı. Zaten birkaç yıldır peyderper Sebillürreşad dergisinde neşrediliyordu. Yarıya yakın kısmı yayınlanmıştı. Ve 1924 yılının Ağustos ayında ilk defa kitap olarak çıktı. Çıktığı günden bugüne Âsım hem edebiyat tarihimizin en önemli eserlerinden biridir hem de günlük ha­yatımızın adeta içinde olan şiirleriyle bugün de kendini hissettiren çok önemli bir metindir.

İstiklâl Marşı okumadan başladık ama onu okumuş addediyoruz. Gerçekten İstiklâl Mar­şı, Mehmed Âfif’in resmi olarak da bizim millî marşımız. Onu okumaktan büyük bir heyecan duyuyoruz. Hem milletin marşı hem devletin marşı. Devlet millet birlikteliğinin sağlandığı önemli metinlerden biri. Yani İstiklâl Marşı okumak elbette ki belli kurallar içinde her zaman yaptığımız bir iş.

Ama Mehmed Âkif’in başka öyle bir şiiri var ki, İstiklâl Marşı kadar nerdeyse sık okunuyor. Öyle sanıyorum ki önümüzdeki günlerde bu şiiri sık sık duyacağız, sık sık okuyacağız. Okun­dukça belki de ezberimizi tazelemiş olacağız. O da Çanakkale Şehitlerine şiiridir. Bu Âsım’ın bir bölümü hepinizin bildiği gibi. Çanakkale Şehitlerine diye bilinen Âsım’ın bir bölümüdür. Ve destanî edebiyatımızın zirvesidir.

Neden bu günlerde bu şiiri çok okuyacağız? Birinci Dünya savaşının başlangıcının üze­rinden bir asır geçti. Osmanlı Devleti de biliyorsunuz bu savaşa ekim ayında katıldı. Mütte­fikimiz Almanlarla birlikte savaştı. Ve biz geçen hafta Mehmed Âkif’in Berlin’de bulunuşunu yâd etmek üzere” 100 yıl sonra Mehmed Âkif, Berlin’de” başlıklı bir sempozyum düzenledik Berlin’de. Fikir ve ilim adamlarımızın katıldığı çok yararlı bir sempozyum oldu. Mehmed Akif, 100 yıl önce Berlin’e davet edildi ve orada almalara ve Osmanlılara karşı İngilizlerin, Fransız­ların sömürgelerinden getirdikleri Almanlara esir düşmüş Müslüman askere ve Rusların cep­heye sürdükleri Tatar, Türkmen yani bizim soyumuzdan kavimlerin esir askerleriyle beraber oldu. Aşağı yukarı 4 ay süren bir faaliyettir. Bunu yâd ettik. Bu vesileyle de Mehmed Âkif’in muhtelif yönlerini gündeme getirmiş olduk.

Âsım çok daha önemli bir toplantı diye düşünüyorum. Çünkü Âsım kitabı yayınlandığın­dan beri etkisini hiç kaybetmemiş bir metindir. O günden bugüne en çok okunan metinlerden biri Mehmed Âkif’in ortaya attığı Âsım karakteri, en bilinen ideal geç karakterimiz ve Âsım’ın nesli kavramı da sadece edebiyat tarihimizin malı değil bugün sosyal hayatımızda da sık başvurduğumuz kavramlardan birisidir. Elbette bu toplantıda tüm bunlar düşünülecek, görüşülecek, konuşulacak.

Geçen sene Gölgeler sempozyumunu burada yaptık. Mehmed Âkif’in gönüllü Mısır sür­günü sırasında yayınladığı kitap; Gölgeler. Onun da 80. yılıydı bir gün önce. Bu sene 90. yılın­da Âsım programı yapıyoruz. İyi ki Mehmed Âkif’in okuduğu Ziraat Mektebi âlisi yeni kurul­muş olan bu güzel üniversitemize tahsis edilmiş. Değerli rektörümüz sağ olsun hem geçen sene hem de bu sene burada güzel bir ev sahipliği yapıyorlar. Mehmed Âkif’in hatırasını böylece yaşatıyorlar. Öncelikle onlara huzurlarınızda teşekkür etmek istiyorum.

Tabiî Burdur Üniversitesi, Mehmed Âkif’in adını taşıyor. 15 yıl önce böyle bir üniversite kurulabilir mi, kurulamaz mı tartışması yapılmıştı. Hatırlıyorsunuz o acı günleri. Ve artık böyle bir üniversite var elhamdülillah Burdur’da.

Değerli rektörümüzle az önce konuşuyorduk; Mehmed Âkif’le aynı meslekte. Tabi hem de bizimle aynı meslekte hem de veteriner olması dolayısıyla (hayatının neredeyse yarısını bu meslekle geçirmiş) fiilî icra etmiş yani. Hem veteriner olarak hocamın mesleğine, hocam onun mesleğinden veyahut hem de yazar şair olarak bizim mesleğimizden...

Değerli hocamız da her zaman Mehmed Âkif’le ilgili çalışmalarda bize destek oluyor. Ona da burada teşekkür ediyorum. Tabi çok teşekkür edilecek kişiler, kurumlar var ama Abdur- rahman Şen dostumuz İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı, bu sıfatla Büyükşehir belediyelerinin kurumları var. Onların içinde Abdurrahman Şen’in fai­kıyeti gerçek bir Mehmed Âkif dostu olması ve Mehmed Âkif’le ilgili çok sayıda faaliyette eli­nin bulunması ve kitaplarının olmasıdır. Abdurrahman Şen dostumuz bizce hem bu görevi dolayısıyla büyük sorumluluk isteyen işler yürütüyor hem de Mehmed Âkif’i asla unutmuyor. Yine bu tür faaliyetlere destek veriyor ona da burada huzurlarınızda teşekkür ediyorum.

Tabi ki bu açılış konuşması bir teşekkür konuşmasıdır ama asıl bu toplantıya bildirileriyle katılan, fikirlerini katan araştırma ve incelemeleriyle güç veren değerli hocalarımıza teşekkür etmek istiyorum.

Burada şunun altını bilhassa çizmek istiyorum. Geçen sene burada yine bir sempozyum yaptık. Değerli hocalarımız katıldı, kitabını bastık. Katılanlara şimdi dağıtıyoruz. O toplantıya katılan hocalarımızın büyük çoğunluğu bu toplantıda yok. Yani bu demektir ki; Mehmed Âkif’le ilgili yeni isimler, yeni çalışmalar hâlâ yapılıyor ve genç akademi elemanlarımız da Mehmed Âkif üzerine araştırmalarını, çalışmalarını sürdürüyorlar. Bu da bizim için sevindi­rici bir şey. Çünkü otuz küsur yıldır bu tür faaliyetler yapıyoruz. 2000li yıllarda Mehmed Âkif üzerine 5 yıl üst üste sempozyum düzenledik, 5 cilt halinde yayınladık. Bir ara verdik, tabi ara vermek faydalı olur diye düşündük. Geçen sene Gölgeler sempozyumuyla 6. cildi yayınlamış olduk. Berlin sempozyumu inşallah 7. kitap olarak bu kütüphanede yerini almış olacak. Ve nihayet Âsım sempozyumu da 8. kitap olarak Mehmed Âkif külliyatında yerini alacak. Bu ne anlama geliyor, yüzlerce ilim ve fikir adamımızın zihin emeği bildirilerden oluşan bir külliyat ortaya çıkmış olacak. Bundan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Türkiye Yazarlar Birliği’nin 1978 yılından beri ısrarlı bir Mehmed Âkif vurgusu var. Birçok şairimizi, yazarımızı, fikir ada­mımızı anıyoruz elbette. Önemli değerlerimizi gündemde tutmaya çalışıyoruz. Ama önceliği Mehmed Âkif’e veriyoruz. Çünkü o hem büyük bir eser bırakarak bizim önümüzü açıyor aynı zamanda da fikirleriyle de bize hâlâ ilham vermeye devam ediyor. Döneminde onu tanıyanların fikrine şiirine fazla önem vermeyenlerin de bir sözü var ki o çok önemli Mehmed Âkif, eserinden daha büyüktür. Onu da Âkif’in şahsiyetine, metin kişiliğine, iman selabetine, ahlâkına, dürüstlüğüne, bütün insani vasıfları adeta üzerinde toplamış olmasına bakarak vermişlerdir. O hüküm de önemli. Bizce Mehmed Âkif’in eseri de çok önemlidir, şahsiyeti de çok önemlidir. O yüzden de bugün gençlerimize eğer örnek sunmak istiyorsak bu bizim için hiç şüphesiz Mehmed Âkif’dir.

14. yüzyıldan Direktör Âli Bey’in Lehcetü-l Hakayık’ında bir madde açıklamasını görmüş­tüm, cüce kelimesini açıklıyor; büyük adamların yakından görünüşü. Mehmed Âkif büyük adam olarak hiçbir zaman bu tarife sığmaz. Mehmed Âkif’e yaklaştıkca onun büyüdüğünü görürsünüz. Gerçekten de Âli Bey’in dediği gibi birçok büyük şahsiyete yaklaştıkca onu an­lamaya, tanımaya, derinlemesine öğrenmeye başladıkça onun küçüldüğünü, ufaldığını ve cüceleştiğini görebilirsiniz.

Mehmed Âkif gerçekten müstesna bir şahsiyet. Onu burada bir daha rahmetle, minnetle anıyoruz. İyi ki o vardı ve bu eserleri bize bıraktı. Bugün onun bıraktığı eserler üzerinde dü­şünerek ve onun hayatını öğrenerek kendimize doğru bir istikamet tayin ediyoruz.

Bu vesileyle bütün emeği geçen herkese sizin huzurunuzda teşekkürlerimi ve saygıları­mı sunuyorum.

Mehmed Âkif, Âsım ve Gençlik, 2015

Kitabın tamamı: https://kitap.tyb.org.tr/kitap/asim.pdf 

Bu haber toplam 665 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim