İtalya’da üçüncü günümüz. Dün gece kaldığımız evde Türkiye’den gelen ve filoya Avrupa’dan dahil olan Türk aktivistleri ağırladık. Toplamda 12 kişiydik. Durum değerlendirmesi yaptık, Akdeniz’e açıldıktan sonraki olası senaryoları saatlerce konuştuk. Bu buluşma hepimize çok iyi geldi; kendimizi, zorlu olacağını bildiğimiz deniz yolculuğuna zihnen hazırlamanın büyük bir eşiğini aştık.
Aramızda sorularımızın muhatabı olan isimler var. Aktivizm denilince akla ilk gelenlerden Avukat Gülden Sönmez, Mavi Marmara tecrübelerini aktardı. O gemide yaşanan ve ilk defa öğrendiğimiz çok çarpıcı hikayeleri dinledik. Rotamız Gazze. Fakat bu kez sefer, çok sayıda geminin katılımıyla öncekilerden çok farklı olacak. Aramızda Türkiye’den bir de kaptanımız var: Hüsamettin Eyüpoğlu. İngiliz pasaportu ile filoda görev yapacak ve günlerdir Sicilya’da, filoya İtalya’dan katılacak teknelerin hazırlıklarını yürütüyor. Hüsamettin Kaptan, denize açıldıktan sonra yolculuğun nasıl geçebileceğine dair teknik bilgiler verirken manevi bir tahlilde de bulundu: “Deniz bize, Hak Teala karşısındaki durumumuzu gözden geçirme imkanı sağlayacak. Ne kadar aciz, ne kadar küçük ve yardıma muhtaç olduğumuzu hatırlatacak. Çok kolay bir yol olmayacak. Hüdayi’nin duası ve Rufai’nin selamı ile Gazze’ye ulaşmaya gayret edeceğiz.”
BATI, UZUN BİR NARKOZDAN UYANIYOR
İnsanlık, içinde bulunduğu acziyeti karadayken de tüm şiddetiyle hissetmeye başladı aslında. Avrupa’da yaşadıklarım ve eğitimler için bir araya geldiğimiz diğer gönüllülerin her şeylerini geride bırakarak Gazze için yola düşmeleri, büyük bir sıkışmışlığın patlama noktasında olduğunu gösteriyor.
Yazının devamı için:https://www.yenisafak.com/yazarlar/ersin-celik/filo-gunlukleri-yalin-ayak-gazzeye-4745238
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.