Sayısız ayet ve hadis beş temel değerin korunmasını emretmektedir: Hayat, din, akıl, nesil ve mal. Bunlara mekâsıdu’ş-şeri’a (dinin temel amaçları) denilmiştir ve tamamı insanın dünya hayatının içindedir, dünyaya aittir, öldükten sonra değil, yaşarken gereklidir. Ebedî hayatta gerekli olan sermaye de bunlar sayesinde elde edilecektir. Siyaset, iktidarı talep etmek ve elde edilince de bu güce dayanarak toplumu yönetmekle ilgili bir süreçtir. Toplumu yönetenler durmadan kanunlar çıkarmakta, kararlar almakta ve bunları yürürlüğe koymaktadırlar. Uygulanan kanun ve kararların tamamı dinin korunmasını istediği temel değerlerle ilgilidir. Din bu temel değerlerin yalnızca korunmasını istemekle kalmamış, nasıl kazanılıp korunacaklarını da açıklamıştır. Hem kürtaj serbest bırakılır, kısas kaldırılır hem de hayat korunamaz. Dinin serbestçe öğrenilip yaşanması kısıtlanırsa din korunamaz. İçkiyi ve uyuşturucuyu yasaklamadan, aklı doğru kullanmayı sağlayacak eğitim ve öğretim yapılmadan, akıl ve ruh sağlığı için gerekli tedbirler alınmadan akıl korunamaz. Nesli korumak İslâm ailesinin kurulup işletilmesine bağlıdır. İsraf, kumar, faiz, karşılıksız para, enflasyon, rüşvet, gasp ve diğer haksız kazanç yolları açık tutuldukça meşru malı korumak mümkün değildir...
Yazının devamı için: http://www.yenisafak.com.tr/yazarlar/hayrettinkaraman/musluman-siyaset-ve-parti/2006189






























Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.