Kendi adıma böyle insanları çok arıyorum. Sonra zatıma; “Arayacağına kendi ol” diyorum ama hâlâ becerebilmiş değilim.
Geçen hafta Konya intibalarımızı paylaşmıştık. Adını, “Seccade Ortaklığı” diye verdiğim bir husus daha vardı. Onu yazayım.
Seccade ortaklığı, Konya’nın tarihi camilerinden “Kapu” yahut “Kapı Camii” olarak bilinen camide gerçekleşti. Önce isterseniz Kapu Camii hakkında özet bilgi sunalım:
*
Kapu veya Kapı Camii:
Konya’da Selçuklu eserlerinin yanı sıra Osmanlı eserleri de bulunmaktadır. Bunlardan birisi, Mevlana türbesinin önündeki Selimiye Camii, diğeri tarihi çarşı içerisinde bulunan Aziziye Camii ve Aziziye’nin batısında yer alan Kapu Camii’dir.
1658 yılında Mevlana hazretlerinin torunlarından Konya Mevlevi Dergâhı Postnişini Pir Hüseyin Çelebi tarafından yaptırılmış.
1811 yılında harap olan cami, Eşenlerli Köse Müftü adıyla bilinen Abdurrahman Efendi tarafından yenilenmiş.
1867 senesinde meydana gelen çarşı yangınında tamamen yanmış ve iki yıl sonra yeniden inşa edilmiş.
Caminin etrafı çepeçevre çarşıdan oluşmakla birlikte camiye ait dükkânlar vardır. Caminin iç ve dış mimari özellikleri ancak ziyaret edilerek anlaşılabilir. Yazıyla ve konuşarak anlatılacak gibi değil.
Mesela beden duvarları iç kısımda pencere hizasına kadar çini kaplıdır. Pencere açıklıklarının çevreleri ve kubbeye geçiş elemanları ile kubbelerde, Hamdizade Mahbup Efendi tarafından yapıldığı düşünülen kalem işi süslemeler göz alıcı niteliktedir.
Pencere alınlıklarındaki kubbeye geçiş elemanlarında panolar içerisinde “Allah” ve “Muhammed” lafızları, Cıhar Yâr-i Güzin’in ve Aşere-i Mübeşşere’nin adları, celi sülüs hatla yazılmıştır.
Ortada yer alan kubbenin eteğinde ise Esma-ül Hüsna’dan oluşan bir yazı kuşağı dolanmaktadır.
*
Gelelim “seccade ortaklığına”:
Devamı için: https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/huseyin-ozturk/seccade-ortakligi-48978.html
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.