Uzun zaman yazmadım, yazmak istemedim, gelmedi içimden. Gıybete ve iftiraya meraklı olanlar, aşağılık halleri-kirli çamaşırları ortaya çıkınca yüzleri kızarmaz mı? Ben yüzü kızarmayan, zeytinyağı misali suyun üstüne çıkanları çok gördüm.
***
Bir şeyler yazar-çizerseniz, etrafınızda bizden iyileri görmezlikten gelmeyiniz. Ortaya konan güzellikleri görmeyenler, eksiklik-hata bulmaya çalışır. Kötü gözle bakan, nefretini gizlemekten alıkoymaz vicdansızlığını. Eleştirme adına belden aşağı vurmada maharetlerini gizlemeyenler, kendi ihtiraslarına yenik düşmenin bedelini, rezil-sefil konuma düşerek alırlar.
***
Kişi, başkasının arkasından atıp-tutuyorsa, önünde el-pençe divan duruyorsa ne denilebilir, bu manzaraya?
***
Bizim işimiz, düşündüğümüzü yazmak olmuştur. Yazdıklarımızdan dolayı geri adım atma söz konusu olmadığı için, yazdıklarımızdan yola çıkmadan bizi eleştiren kimileri, yazdıklarımızı okuduktan sonra eleştirseydi, gam duymazdık.
***
Kişi, gözüyle görmediği, kulağıyla işitmediği haberi-sözü sorgulamadan, doğruluğunu araştırmadan kabul ediyorsa ve kabul etmekle kalmayıp, etrafa yayıyorsa, aynaya bakıp suratını görmekten korkmamalı, ürkmemelidir.
***
Yalanla iftirayla hileyle bir yere gelmek isteyen, ehil olanı yok sayıyorsa, oturup tevbe etsin!..
***
Başkasının hakkını gasp eden, malına-mülküne-emeğine göz dikenler, dürüstlüğü diline dolamasın. Mazlumun ahı yerde kalmaz, kalmamıştır.
***
Kişi, kendisini insan bildikten sonra mesele bitmeliyken didişmemiz nedendir? Üstün insan olma vasfına layık olmayanlar, sözü insan olandan esirgiyorsa, mesele işte o zaman mesele olur.
***
Mevkiî-makam için etrafını kırıp geçenlere, insanı karalayanlara, hakkı ve hukuku yerde süründürenleri "İnsan görme", insan olmanın ölçülerine sığmaz ve kişiyi suçlu kılar.
***
Her şey kaybedildiğinde değerinin oranında ihtiyaç haline geliyor. Bir şeyin azlığı, onu her zaman temin etmek mümkün olmadığından değerinde artış hissedilir; altın, gümüş misali. Üzerinde yaşadığımız topraklar, vatan kaybedildiğinde hayat biter. Onun için vatan, olmazsa olmazdır, anasır-ı erb'a gibi.
***
Hayatın manasını anlamaktan uzak olanın olana ve bitene anlam vermesi, mümkün değildir.
***
Hayata güzel bakan mükemmeliyeti görür, çirkin bakan daima eleştirir.Eleştiren, konu hakkında sizin kadar bilgiliyse mesele yok.
***
Kişi, eğer konuşmak için konuşuyor, konu hakkında fikri açılımda bulunmuyorsa susmak, daha hayırlıdır. Çünkü yapmak, yıkmaktan daha zordur.
***
Meseleye çözüm getirmeyene fazla vakit harcama. Ayırdığın her dakika, ömründen çalınan hayat sermayendir.
***
Kültürde ve sanatta, edebiyatta kişi, sadece kendisini anlatıyorsa, yazdığı eserleri bırakın kendisi okusun.
***
Yazdığı yazıda düşüncelerini hayatına tatbik edemeyene acımak lazımdır. Düşündüğünü, hissettiğini yaşamamak kadar, insana acı veren durum olamaz.
***
Şehrini tanımayanın ülkesini tanıması söz konusu olamaz. Ülkesini tanımayanın dünya hakkında yorum yapması, suya atılan imza hükmünde mülgadır.
***
Ne kadar bilgi sahibi olsanız, beyhudedir, cahil cuhela arasına düştüyseniz. Size değer-kıymet vermeyenlerin, sizi anlamayanların yanında değerinizi-kıymetinizi düşürmeyin, kişiliğinizden taviz vermeyin, onlarla muhattab olmayın. Size yakışan, onlardan uzak durmaktır.
***
Yeryüzünde insanın yaşamını cehenneme çevirenlerin cennet hayalleri düşünmesi, alçaklığın resmî tescilidir.
***
Kimse ak sütten çıkan kaşık değildir. Hatasıyla sevabıyla yaşadığımız ülkede birliğin ve beraberliğin tesisi, esas olandır.
***
Halka rağmen kendisini elit gören, halkı küçümseyen, aşağılayan kendisini bilmez kim olursa olsun, gayya kuyusunda yerini hazırlamıştır.
***
"Özünde ihanet, sözünde hiddet, hareketinde şiddet olanın gönlünde merhamet aramayınız." -
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.