• İstanbul 16 °C
  • Ankara 19 °C
  • İzmir 23 °C
  • Konya 14 °C
  • Sakarya 15 °C
  • Şanlıurfa 19 °C
  • Trabzon 29 °C
  • Gaziantep 13 °C
  • Bolu 12 °C
  • Bursa 15 °C

Mustafa Özcan'dan: Çapraz beraberlik!

Mustafa Özcan'dan: Çapraz beraberlik!
Aynı gün iki gazetenin iki farklı haberini topladığınızda karşınıza çapraz beraberlik çıkıyor. Hamaney, Sisi ve Netanyahu beraberliği. Bir arkadaş iki ayrı habere dikkat çektiğinde ben de dikkat kesildim.

Ama konuşmanın bakiyesi kimi kastettiğini ortaya koyuyor. Suriye ve Irak konusunda Mısır rejimiyle aynı düşündüklerini ve aynı pencereden baktıklarını ifade ediyor. Demek ki vizyonları ortak olduğu gibi terör tanımları da ortak. Ne tesadüf İsrail de bu bakış açısının sessiz ortaklarından birisi.  İsrail, Mısır ve Suriye’de Müslüman Kardeşler iktidarına tav oluyor mu? Yoksa onun ötesine geçip İsrail Savunma Bakanı Moşe Ya’alon, Türkiye’nin dış politikasını yerden yere vurup Erdoğan’ın da Müslüman Kardeşlerin “iyi tanınan bir destekçisi” olduğunu mu söylüyor? Allahiyan arsızlıkta sınır tanımıyor ve şöyle diyor: “Mısır’ın Arap ve İslam aleminde tabii yerine dönmesi (İran’ın yanı olmalı) halinde bunun terörle ve aşırılıkla mücadeleye katkısı olacaktır.” Bu ortaklık veya ortak vizyon nedeniyle Sisi idaresi Selefilerin Şia aleyhindeki toplantılarına izin vermiyor. Sisi pragmatiklikte İran’la ortak olabilecek kırattaki liderlerden birisidir. 11 Eylül sonrasında Müşerref’in rolüne benzer bir rol oynuyor. Keza Suud ortağı iken Husilerin ve dolayısıyla İranlıların ortağı haline gelen Ali Abdullah Salih’e de çok benziyor. Bu durumda şöyle bir tekerleme yapmamız kaçınılmaz. Suud ayartıyor İran kullanıyor! İranlılar Suudilerden daha kıvrak. Beşşar Suudileri yumuşatmak için Sisi’yi araya sokmaya yeltenmiştir. Bunu yaparken de zannedildiği gibi İran’a çok da yakın olmadığı mesajını göndermiştir. İyi günlerimizde Muallim’in Ankara’nın kulağına fısıldadığı gibi. Aynı konuşmasında Allahiyan ABD gibi Suudi Arabistan’la da detente/ yumuşama politikası başlattıklarını ama Suudilerin yan çizdiğini söylüyor (http://www.alquds.co.uk/?p=243979).

Bazı projeleri olgunlaştırmak için Suudileri uyutmak istemiş olmalılar. Suudilerin uyanmasıyla da bu emellerine ulaşamayınca şimdi yaylım ateşi açıyorlar. Son günlerde nükleer alanda geri adım atmak yerine ABD’yi tehdit etmeye başladılar. Bu durduk yerde tırmandırmanın zamanlamasının bir anlamı var. Los Angeles Times gazetesinin yazdığı gibi Obama idaresi bölgede çifte ateş altında (IŞİD, İran) veya tazyik altında kalmak istemiyor. Bundan dolayı İran’la geçinmek babından Esat’ın bekasıyla alakalı hiçbir sorunu yok. Lakin İran şantajla daha fazlasını istiyor. Obama’nın nazik konumundan yararlanmayı umuyor. Obama ise iki dönem boyunca tek bir başarı hikayesine imza atmak istiyor. Bu yüzden İran’a bağımlı hale geldi. Beyaz Saray’ı geride bırakırken İran’la yeni bir sayfa açmayı murat ediyor.  Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye konusunda İranlıların kendisini nasıl bir oyalama cenderesine aldıklarını anlatmış ve dert yanmıştır. Bunun üzerine İranlı bir yetkili İran’ın öfkesine tercüman olmuş ve merd-i Kıpti gibi merd-i İrani olarak şecaat arz ederken yine sirkatini söylemiştir. Suriye’ye savaşın üç yıl uzamasının kabahatini Erdoğan’a yüklemiştir. Bu sonuç zaviyeye göre değişir.  İran-Irak savaşının bitişini Saddam’ın gidişine bağlayan ve savaşı 8 yıl uzatan kendi rehberleri Humeyni değil miydi? Hariciyeden birisinin söylediği gibi bari yalan söylerken biraz yüzünüz kızarsın. Saddam Humeyni’nin sonunu gördü ama Humeyni Saddam’ın sonunu göremedi. Bu anlamda bazıları Özal’ın Saddam’ın gidişini beyhude beklediğini, Saddam’ın 10 yıl daha ayakta kaldığını söyleyerek Erdoğan’ın da Esat’ın gidişini bekleyerek aynı yanlışa düştüğünü ima ediyorlar. Bu mantıkla Türkiye’yi Esat’a razı etmek istiyorlar. Realpolitik üzerinden Türkiye’yi çağdaş Neron’a razı etmek istiyorlar. Neronsever bu adamlar zaman zaman ahlaktan da dem vuruyorlar.

04.11.2014 Habervaktim.com

Bu haber toplam 632 defa okunmuştur
  • Yorumlar 0
    UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
    Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Türkiye Yazarlar Birliği | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz. Sitede yayınlanan yazıların sorumluluğu yazarlarına aittir.
Tel : 0312 232 05 71 - 72 | Faks : 0312 232 05 71-72 | Haber Scripti: CM Bilişim