Konya’da gerçekleşen Bilgi Şölenine Türkiye’nin farklı yerlerinden edebiyat ve tarih alanında uzman birçok konuşmacı katıldı. İlk ikisi İstanbul’da düzenlenen Milletlerarası Tarihi Roman ve Romanda Tarih Bilgi Şöleni’nin üçüncüsü Konya’da düzenlendi. Şölen açılışı, Mevlâna Türbesini ziyareti ve ardından Mehter Takımı gösterisiyle başladı.
Şölen açılışında konuşan Türkiye Yazarlar Birliği Şeref Başkanı ve gazetemiz yazarı D. Mehmet Doğan, konuşmasında son dönemde oldukça yaygınlaşan tarihî romanların ne tarihle ne de edebiyatla alakası olmadığına vurgu yaparak, “Ancak bunların yanında üzerinde iyi çalışılmış tarihî romanlar da var. Çünkü edebiyat geniş anlamda düşünüldüğünde tarihî de içinde barından bir disiplindir.” dedi. Bazı edebiyatçıların tarihçilerden daha iyi tarih anlattığına işaret eden yazarımız Doğan “Bana göre Tarık Buğra dönemi bir çok tarihçiden daha iyi anlatmıştır.” dedi.
“Tarihi roman taşı ve kağıdı konuşturma sanatıdır”
Konuşmasında, son yıllarda yayımlanan romanları da takip ettiğine değinen yazarımız Doğan, “Yeni kitaplara bakıyorum ve ‘bu roman mı’ diye kendime soruyor, tereddüt geçiriyorum. Sonra tarihi tarafından bakıyorum, tarihi bir roman olması konusunda da tereddütlere kapılıyorum. Fakat bu kitaplar içerisinde hem ‘roman’ sıfatını hak eden hem de ‘tarihilik’ vasfını taşıyan edebiyat eserleri de bulunuyor” ifadelerini kullandı.
Doğan, konuşmasını “Edebiyatın tarihleştiği, tarihin edebiyatlaştığı gerçeğini de gözardı etmemek gerekir. Bu noktadan bakınca bütün edebi türler içinde tarihe en çok yakışan, roman türü olmalıdır. Tarihi roman, taşı ve kağıdı, bulunulan zamanda konuşturma sanatıdır” sözleriyle tamamladı.
Şölenin açılışında konuşan Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkanı Prof. Dr. Hicabi Kırlangıç da, sözlerine “Tarihî Roman konusu edebiyatçılar kadar tarihçilerin de ilgisini çeken bir konudur. Tarih yaşanıp geride kalmış süreç olduğu gibi geleceğe de yön veren bir ibretler kitabıdır. Biz Türkiye Yazarlar Birliği olarak bu konunun irdelenmesi için bir aracılık rolü üstleniyoruz.” dedi.
Kırlangıç, konuşmasına şöyle devam etti: “Son zamanlarda Konya merkezli tarihî romanların çokluğu dikkate alınacak olursa burada böyle bir çalışmanın yapılıyor olması bizim için son derece önemli.”
Şölende onlarca bildiri sunuldu
Üç gün süren şölenin Mevlana Kültür Merkezi’nde gerçekleşen oturumlarında, Prof. Dr. Hayri Erten, Prof. Dr. Mehmet İpçioğlu, Prof. Dr. Köksal Alver, Bilgin Güngör, Yrd. Doç. Dr. Özlem Nemutlu, Prof. Dr. Hicabi Kırlangıç, Doç. Dr. Cafer Şen, Doç. Dr. Murat Kacıroğlu, Prof. Dr. Fatih Özkafa, Kerime Yıldız, Yrd. Doç. Dr. Mehmet Akif Fidan, Doç. Dr. Mehmet Güneş, Mehmet Ali Köseoğlu, Melahat Ürkmez, Fatma Şeref Polat, Hasan Bayraktar, Hüseyin Muşmal, Doç. Dr.-Fatih Babaoğlu, Hüzeyme Yeşim Koçak, Yakup Çelik, Ahmet Kazım Ürün, Yrd. Doç.Dr. Cafer Gariper, Yasemin Küçükcoşkun, Yrd. Doç. Dr. Yakup Kaya, Dr. Sultan Deniz Küçüker, Prof. Dr. Fazıl Gökçek, Yrd. Doç. Dr. Cengiz Karataş, Yrd. Doç. Dr. Melih Erzen, Doç. Dr. İbrahim Tüzer, Doç. Dr. Nazım Elmas, Mustafa Dere, Yrd. Doç. Dr. Müberra Bağcı, Necla Dağ, Prof. Dr. Salih Yılmaz tarihi romanlar ve roman tarihi üzerine çeşitli bildirimler sundular.
Vahdet
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.