Türkiye Yazarlar Birliği Genel Başkanı Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, sivil toplum kuruluşları ve üniversitelerin İstiklâl Şairimiz Mehmet Âkif Ersoy’un vefatının 86. Yıl dönümü anısına düzenledikleri etkinliklere katılarak Mehmet Âkif Ersoy’un hayatı, düşünce dünyası ve eserlerini anlatmaya devam ediyor.
Genel Başkan Arıcan, Birlik Vakfı Ankara Şubesinde düzenlenen programa katılarak “Âkif’in Davası” temalı konferansta konuştu.
Arıcan konuşmasında, “Akif denilince ete kemiğe bürünmüş bir İslam tasavvurundan bahsediyoruz. Âkif şiirlerinde Kur’an, Sünnet ve icma’ı vurgular, bu üçünü ayırmaz. Âkif’in vurgusu Kur’an ve İslam’dır. Buna bağlı olarak hayatında iki husus vardır: İslam ve Millet (Ümmet). Âkif tüm hayatında Hz. Peygamber’e öykünür. Ne yaşadıysa onu yazmıştır.” dedi.
Arıcan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Âkif’in davası, mücadelesi İttihad-ı İslam’dır. Âkif, İttihad-ı İslam’ın olması gerektiğini ifade eder İslam Birliği’ni sağlayan da Hilafettir.
İttihad en başta fikri (zihni) birlikteliktir. Sonra gönül birliği sonra da işte birliktir. Hilafeti yani halifeliği de diğer etnik unsurları da içine alan bir şemsiye olarak değerlendirilir. Âkif’in her bir şiiri hazır bir senaryo aslında. Gençlerimiz bu senaryoları tiyatro haline getirebilir.
Âkif üç hususu dile getirir: Birincisi cehalettir. Cehaleti de Kur’an’dan uzaklaşmak olarak görür. İkincisi Tembelliktir. Müslüman çalışacak çalışacak. Şiirlerinde hep vurgular bunu. Üçüncüsü ise, yanlış kader (tevekkül) anlayışıdır. Yanlış uluhiyet anlayıştır. Âkif’ten Nurettin Topçu ve Sezai Karakoç etkilenmiştir. Topçu onun hayatından mülhem İsyan Ahlakını dillendirir. Karakoç ise diriliş anlayışını Âkif’ten mülhem almıştır.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.